Zümer Suresi 44. Ayet
Hata! Lütfen tarayıcınızın ayarlarını kontrol edip daha sonra tekrar deneyin.
Zümer Suresi 75 ayettir. Nüzulü Mekke'de olup 59. sure olarak inmiştir.
Kur'an-ı Kerim'de 458 sayfa numarasında yer almaktadır.
قُلْ لِلّٰهِ الشَّفَاعَةُ جَم۪يعاًۜ لَهُ مُلْكُ السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِۜ ثُمَّ اِلَيْهِ تُرْجَعُونَ
Sureler
Mushaf
Sayfa 458
Sayfa 458
İlgili Sure
Zümer Suresi
Zümer Suresi
Önceki
Zümer Suresi 43. Ayet
Zümer Suresi 43. Ayet
Sonraki
Zümer Suresi 45. Ayet
Zümer Suresi 45. Ayet
İsim | Meal |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | De ki: “Şefaat hakkını verme yetkisi, yalnız Allah'a aittir. Gökler ve yer üzerindeki hakimiyet de yalnız O'nundur ve sonunda O'na döndürüleceksiniz.” |
Abdullah Parlıyan | De ki: Bütün şefâat Allah'ındır. Göklerin ve yerin hükümranlığı O'nundur. Sonra O'na döndürüleceksiniz. |
Adem Uğur | De ki: "Şefaat tümüyle Allâh'ındır! (Çünkü) semâların ve arzın mülkü O'nundur! Sonra O'na rücu ettirileceksiniz. " |
Ahmed Hulusi | 'Bütün kâinatı tek başına yardımcısız-eşşiz yaratmak, nizamını sağlamak ve ayakta tutmak Allah’a aittir. Göklerin ve yerin mülkü ve hükümranlığı O’nundur. Üstelik O’nun huzuruna götürülüp hesaba çekileceksiniz.' de. |
Ahmet Tekin | De ki: 'Şefaatin tümü Allah'ındır. [2] Göklerin ve yerin hükümranlığı O'nundur. Sonra O'na döndürülürsünüz. |
Ahmet Varol | De ki: "Şefaatin tümü Allah'ındır. Göklerin ve yerin mülkü O'nundur. Sonra O'na döndürüleceksiniz." |
Ali Bulaç | De ki: “- Bütün şefaat Allah’ın kudretindedir. Göklerin ve yerin mülkü O’nundur. Sonra (ahirette) hep döndürülüb O’na götürüleceksiniz.” |
Ali Fikri Yavuz | De ki: “(Katında bazılarına şefaat izni versin vermesin,) mutlak kudret ve hakimiyet Allah’ındır. O’na aittir göklerin ve yerin mutlak mülkiyet ve hakimiyeti. Sonunda, hesap vermek üzere O’nun huzuruna çıkarılacaksınız. |
Ali Ünal | De ki: “Bütün şefaat Allah'ındır. Göklerin ve yerin hükümranlığı O'nundur. Sonra O'na döndürüleceksiniz.” |
Bayraktar Bayraklı | De ki: «Butun sefaat Allah'in iznine baglidir. Goklerin ve yerin hukumranligi O'nundur. Sonra O'na doneceksiniz.» |
Bekir Sadak | De ki: Şefaatin tamamı Allah'a aittir (O'nun iznine bağlıdır). Göklerin ve yerin mülkü (ve tasarrufu münhasıran) O'nundur. Sonra O'na döndürüleceksiniz. |
Celal Yıldırım | De ki: “Şefaat (yetkisi) yalnız Allah'a aittir. Gökler ve yer üzerindeki otorite (yalnız) O'nundur ve sonunda yalnız O'na döndürüleceksiniz.” |
Cemal Külünkoğlu | De ki: “Şefaat tümüyle Allah’a aittir. Göklerin ve yerin hükümranlığı O’nundur. Sonra yalnız O’na döndürüleceksiniz.” |
Diyanet İşleri | De ki: 'Bütün şefaat Allah'ın iznine bağlıdır. Göklerin ve yerin hükümranlığı O'nundur. Sonra O'na döneceksiniz.' |
Diyanet İşleri ( Eski ) | De ki: Bütün şefâat Allah'ındır. Göklerin ve yerin hükümranlığı O'nundur. Sonra O'na döndürüleceksiniz. |
Diyanet Vakfı | De ki, 'Tüm şefaat ALLAH'a aittir.' Göklerin ve yerin yönetimi O'na aittir. Sonra O'na döndürüleceksiniz. |
Edip Yüksel | De ki: «Bütün şefaat Allah'ındır. Göklerin ve yerin mülkü O'nundur. Sonra hep döndürülüp O'na götürüleceksiniz.» |
Elmalılı ( Sade ) | De ki: «Bütün şefaat Allah'a aittir. Göklerin ve yerin mülkü O'nundur. Sonra hep döndürülüp O'na götürüleceksiniz!» |
Elmalılı ( Sade - 2 ) | De ki Allahındır o şefaat bütün, onundur mülkü Göklerin ve Yerin, sonra hep döndürülüp ona götürüleceksiniz |
Elmalılı Hamdi Yazır | De ki: "Şefaatin tümü Tanrı'nındır. Göklerin ve yerin mülkü O'nundur. Sonra O'na döndürüleceksiniz." |
Gültekin Onan | De ki: Bütün şefâat Allah'ındır. Göklerin ve yerin hükümranlığı O'nundur. Sonra O'na döndürüleceksiniz. |
Harun Yıldırım | De ki: «Bütün şefaat (hakkı) Allahındır. Göklerin ve yerin mülk (-ü tasarrufu) onundur. Nihayet (hepiniz) ancak Ona döndürü (lüb götürü) leceksiniz». |
Hasan Basri Çantay | De ki: 'Şefâat tamâmen Allah’a âiddir. Göklerin ve yerin mülkü, O’nundur. Sonra ancak O’na döndürüleceksiniz.' |
Hayrat Neşriyat | De ki: Bütün şefaat Allah'ındır. Göklerin ve yerin mülkü O'nundur. Sonra hepiniz O'na döndürüleceksiniz. |
İbni Kesir | Deki "Bütün şefaat etme yetkisi Allah'a aittir. Göklerde ve yerde olanların tümü ona aittir ve O na döndürüleceksiniz." |
İlyas Yorulmaz | De ki: “Şefaatin tümü Allah'ındır. Göklerin ve yerin mülkü O'nundur. Sonra da O'na döndürüleceksiniz.” |
İnsan Dergisi | Ey Peygamber! Şefaat konusunda kesin hükmü bildirmek üzere de ki: "Şefaat etme hak ve yetkisi, bütünüyle ve yalnızca Allah'ın elindedir. O hâlde, hiç kimse Allah'ın izni olmadan şefaate cüret edemeyecektir. Şefaat edeceklere de, şefaat edileceklere de izin verecek olan, nihaî kararı belirleyecek olan Allah'tır. Zira göklerin ve yerin hükümranlığı yalnızca O'na aittir. Ey insanlar! Hepiniz eninde sonunda ölümü tadacak ve yaptıklarınızın hesabını vermek üzere O'nun huzuruna çıkarılacaksınız. Bakın, Kur'an'ı rehber edinmeyen insan öylesine yozlaşmakta, haktan öylesine uzaklaşmaktadır ki: |
Kadri Çelik | De ki: "Şefaat (hakkını verme yetkisi) yalnız Allah'a aittir: Gökler ve yer üzerindeki hakimiyet (yalnız) O'nundur ve sonunda yalnız O'na döndürüleceksiniz". |
Mahmut Kısa | De ki: Bütün şefâat, Allah'ın; onundur göklerin ve yeryüzünün saltanatı ve tedbîri, sonra da dönüp onun tapısına gideceksiniz. |
Muhammed Esed | De ki: "Şefaate (izin verme) yetkisi tamamıyla ve sadece Allah'a aittir: Gökler ve yerin mutlak otoritesi (de) O'na aittir: sonunda sadece O'na döndürüleceksiniz. |
Mustafa İslamoğlu | De ki: «Bütün şefaat, Allah içindir. Göklerin ve yerin mülkü O'nun içindir. Sonra O'na döndürüleceksinizdir.» |
Ömer Nasuhi Bilmen | De ki: "Bütün şefaat (hakkı) Allah'ındır. Göklerin ve yerin hükümranlığı O'nundur. Sonra O'na döndürüleceksiniz. " |
Ömer Öngüt | De ki: Şefaatin hepsi Allah’ındır. Göklerin ve yerin hakimiyeti O’na aittir. Bir zaman sonra O’na döndürüleceksiniz. |
Şaban Piriş | De ki: “Bütün şefaat (aracılara ihtiyacı olmayan) Allah’ındır. Göklerin ve yeryüzünün egemenliği/mülkü/krallığı O’nundur. Sonra O’nun katına döndürülürsünüz.” |
Sadık Türkmen | De ki: «Bütün şefaat Allah'ın iznine bağlıdır. Göklerin ve yerin hükümranlığı O'nundur. Sonra O'na döneceksiniz.» |
Seyyid Kutub | De ki: "Şefaatin tamamı Allah’a aittir. Çünkü göklerin ve yerin mülk ve hâkimiyeti de O’nundur. Sonunda da O’nun huzuruna götürülecek, O’na hesap vereceksiniz." |
Suat Yıldırım | De ki: "Şefâ'at tamamen Allâh'ındır (yardım ve destek yalnız O'ndandır). Göklerin ve yerin mülkü O'nundur. Sonra O'na döndürüleceksiniz." |
Süleyman Ateş | De ki: «Şefaatin tümü Allah'ındır. Göklerin ve yerin mülkü O'nundur. Sonra da O'na döndürüleceksiniz.» |
Süleymaniye Vakfı | De ki “Şefaat yetkisi[*] tümüyle Allah’ın elindedir. Göklerin ve yerin hakimiyeti O’ndadır. Zaten sonunda tekrar yaratılıp O’nun huzuruna çıkarılacaksınız.” |
Tefhim-ul Kuran | De ki: Şefaat tümüyle Allah'a aittir. Göklerin ve yerin egemenliği Onundur. Sonunda Onun huzuruna döneceksiniz. |
Ümit Şimşek | De ki: "Şefaat, tümden ve sadece Allah'ındır. Göklerin ve yerin mülkü/yönetimi O'nundur. Sonunda O'na döndürüleceksiniz." |
Yaşar Nuri Öztürk | De ki "Şefaatin hepsi Allah'a aittir (O'nun iznine bağlıdır). Göklerin ve yerin mülkü O'nundur. Sonra da O'na döndürüleceksiniz." |
Sureler
Sayfa 458
Mushaf
Mushaf
Zümer Suresi
İlgili Sure
İlgili Sure
Zümer Suresi 43. Ayet
Önceki
Önceki
Zümer Suresi 45. Ayet
Sonraki
Sonraki