Zümer Suresi 41. Ayet

Hata! Lütfen tarayıcınızın ayarlarını kontrol edip daha sonra tekrar deneyin.

Zümer Suresi 75 ayettir. Nüzulü Mekke'de olup 59. sure olarak inmiştir.
Kur'an-ı Kerim'de 458 sayfa numarasında yer almaktadır.
اِنَّٓا اَنْزَلْنَا عَلَيْكَ الْكِتَابَ لِلنَّاسِ بِالْحَقِّۚ فَمَنِ اهْتَدٰى فَلِنَفْسِه۪ۚ وَمَنْ ضَلَّ فَاِنَّمَا يَضِلُّ عَلَيْهَاۚ وَمَٓا اَنْتَ عَلَيْهِمْ بِوَك۪يلٍ۟
Sureler
Mushaf
Sayfa 458
İlgili Sure
Zümer Suresi
Ayetler
İsim Meal
Abdulbaki Gölpınarlı Şüphesiz biz, insanlığın kurtuluşu için, gerçekleri ortaya koyan bu kitabı sana indirdik, kim buna sarılarak doğru yola ulaşmayı seçerse, kendisi için doğru yolu bulur. Kim de doğru yoldan saparsa, yine kendi zararına sapmış olur. Sen onların yapacakları tercihlerden ve sonucundan sorumlu değilsin.
Abdullah Parlıyan (Resûlüm)! Şüphesiz biz bu Kitab'ı sana, insanlar için hak olarak indirdik. Artık kim doğru yolu seçerse kendi lehinedir; kim de saparsa ancak kendi aleyhine sapmış olur. Sen onların üzerinde vekil değilsin.
Adem Uğur Muhakkak ki biz sana O BİLGİyi insanlar için Hak olarak inzâl ettik! Artık kim hakikate yönelirse kendi nefsi içindir! Kim de (hakikatten) saparsa sonucu sadece kendi aleyhine olarak sapar! Sen onların vekîli değilsin!
Ahmed Hulusi Biz bu kitabı sana, gerekçeli, hikmete dayalı toplumda hakça düzeni gerçekleştirmen için, insanların iyiliği, kurtuluşu için indirdik. Artık kim hidayeti tercih eder, İslâm’da sebat ederse, kendi iyiliği, kurtuluşu için bunları yapmış olur. Kim de başına buyruk hareket ederek hak yoldan uzaklaşır, dalâleti, bozuk düzeni. helâki tercih ederse, yalnızca kendi felaketini hazırlamış, kendisi zarara, ziyana uğramış olur. Sen Allah’a karşı onları savunmaya, Allah adına da onlar üzerinde zor kullanmaya memur değilsin.
Ahmet Tekin Şüphesiz biz sana Kitab'ı insanlar için hak olarak indirdik. Kim hidayete ererse bu kendi lehinedir. Kim de sapıtırsa yalnız kendi aleyhine sapıtır. Sen onların üzerine vekil değilsin.
Ahmet Varol Şüphesiz, sana biz Kitabı insanlar için hak olmak üzere indirdik. Artık kim hidayete ererse, bu kendi lehinedir; kim saparsa, o da kendi aleyhine sapmış olur. Sen onların üzerinde vekil değilsin.
Ali Bulaç (Ey Rasûlüm), Biz sana Kur’an’ı, insanlar için (hidayet bulsunlar diye) hak ile indirdik. Artık kim doğru yola gelirse, kendi menfaatınadır. Kim de saparsa, ancak kendi zararına sapmış olur. Sen, değilsin onların üzerine vekil...
Ali Fikri Yavuz Kitabı sana onu insanlara ulaştırasın diye gerçeğin ta kendisi olarak, inişi esnasında hiçbir bâtıl kendisine yol bulamayacak tarzda ve hak bir gaye için indiriyoruz. Kim doğru yola girer ve onu izlerse, ancak kendi faydasına olarak girer ve izler; kim de yanlış yolda gitmeyi tercih ederse, kendi aleyhine olarak tercih eder. Sen, onların üzerinde sorumluluklarını yüklenecek bir muhafız değilsin.
Ali Ünal Şüphesiz biz bu kitabı sana, insanlar için hak olarak indirdik. Artık, kim doğru yolu seçerse kendi lehinedir; kim de saparsa ancak kendi aleyhine sapmış olur. Sen onların üzerinde vekil değilsin.
Bayraktar Bayraklı Dogrusu Biz, insanlar icin Kitap'i gercekle sana indirdik; kim dogru yolda ise bu kendi lehinedir; sapitan da kendi aleyhine sapitmis olur. Sen onlara vekil degilsin. *
Bekir Sadak Şüphesiz ki biz, insanlar için sana, Kitab'ı hakk ile indirdik. Artık kim doğru yola gelirse kendi lehine gelmiş olur; kim de sapıtırsa, kendi aleyhine sapıtmış olur. Sen onlar üzerinde (koruyucu) bir vekîl değilsin.
Celal Yıldırım (Resulüm!) Biz sana bu Kitabı (Kur'an'ı) insanlar için, hak olarak indirdik. Kim doğru yola girerse, kendisi için girmiş olur. Kim de saparsa, ancak kendi aleyhine sapar. Sen onlar üzerine bir vekil değilsin.
Cemal Külünkoğlu (Ey Muhammed!) Biz sana Kitab’ı (Kur’an’ı) insanlar için, hak olarak indirdik. Kim doğru yola girerse, kendisi için girmiş olur. Kim de saparsa, ancak kendi aleyhine sapar. Sen onlara vekil değilsin.
Diyanet İşleri Doğrusu Biz, insanlar için Kitap'ı gerçekle sana indirdik; kim doğru yolda ise bu kendi lehinedir; sapıtan da kendi aleyhine sapıtmış olur. Sen onlara vekil değilsin.
Diyanet İşleri ( Eski ) (Resûlüm)! Şüphesiz biz bu Kitab'ı sana, insanlar için hak olarak indirdik. Artık kim doğru yolu seçerse kendi lehinedir; kim de saparsa ancak kendi aleyhine sapmış olur. Sen onların üzerinde vekil değilsin.
Diyanet Vakfı Biz bu kitabı sana halk için gerçekle indirdik. Kim doğruyu bulursa kendisi içindir. Kim saparsa da kendisi aleyhine sapmış olur. Sen onların avukatı değilsin.
Edip Yüksel Biz bu kitabı sana, insanlar için hak ile indirdik. O halde kim doğru yola gelirse kendi lehinedir. Kim de saparsa, sırf kendi aleyhine olarak sapar. Sen onların üzerine vekil değilsin.
Elmalılı ( Sade ) Biz, insanlar için sana hak ile kitap indirdik. O halde kim yola gelirse kendi lehinedir; her kim de saparsa yalnızca kendi aleyhine olarak sapmış olur. Sen onların üzerine vekil değilsin!
Elmalılı ( Sade - 2 ) Biz insanlar için senin üzerine hakkıle kitab indirdik, o halde kim yola gelirse kendi lehinedir, her kim de saparsa sırf kendi aleyhine olarak sapar ve sen değilsin üzerlerine vekîl
Elmalılı Hamdi Yazır Şüphesiz, sana biz Kitabı insanlar için hak olmak üzere indirdik. Artık kim hidayete ererse, bu kendi lehinedir; kim saparsa, o da kendi aleyhine sapmış olur. Sen onların üzerinde vekil değilsin.
Gültekin Onan (Resûlüm)! Şüphesiz biz bu Kitab'ı sana, insanlar için hak olarak indirdik. Artık kim doğru yolu seçerse kendi lehinedir; kim de saparsa ancak kendi aleyhine sapmış olur. Sen onların üzerinde vekil değilsin.
Harun Yıldırım Şübhesiz ki biz o kitabı insanların fâidesi için, hak (kın ikamesine bir sebeb) olarak indirdik sana. Artık kim doğru yolu ihtiyar ederse bu, kendi lehinedir. Kim de saparsa ancak kendi aleyhine sapmış olur. Sen (Habîbim) onların üzerinde bir vekîl değilsin.
Hasan Basri Çantay (Ey Resûlüm!) Şübhesiz ki biz sana Kitâb’ı, insanlar için hak ile indirdik. O hâlde kim hidâyete ererse, artık kendi lehinedir. Kim de dalâlete düşerse, ancak kendi aleyhine olarak sapmış olur. Çünki sen, onların üzerine vekil değilsin!
Hayrat Neşriyat Şüphesiz ki Biz; kitabı sana insanlar için hak olarak indirdik. Kim hidayete ererse; bu, kendi lehinedir. Kim de sapıtırsa; kendi aleyhine sapıtmış olur. Ve sen, onların üzerinde vekil değilsin.
İbni Kesir İnsanlar için, gerçek doğruları içeren kitabı sana biz indirdik. Kim doğru yolu seçerse, faydası kendisi içindir. Kimde sapıklığı seçerse kendi zararınadır. Sen onlara vekil değilsin.
İlyas Yorulmaz Hiç şüphesiz sana kitabı insanlar için hak olarak indirdik. Artık kim hidayete erişirse, bu kendi lehinedir; kim de saparsa, o da kendi aleyhine sapmış olur. Sen onların üzerinde vekil değilsin.
İnsan Dergisi Ey Peygamber! Gerçekten Biz sana, bütün insanların kurtuluşu için mutlak doğruyu, gerçeği ortaya koyan bu Kitabı gönderdik. İnsanlara da, hak ve hakikati görme yeteneği bahşettik. Artık kim doğru yolu tutarsa, bunu kendi iyiliği için yapmış olur ve kim de Kur'an'ın gösterdiği yoldan başka yollara saparsa, o da ancak kendi aleyhine sapmış olur. Her insan kendi tercih ve eylemlerinden bizzat kendisi sorumludur. İsteyen doğru yolu, isteyen sapıklığı; isteyen nimetleri, isteyen azabı tercih eder. Sen onların yaptıklarından sorumlu değilsin. Senin görevin, yalnızca hakikati güzelce duyurmaktan ibarettir. Sen üzerine düşeni yap ve işin neticesini, bütün varlıkları her an kontrol ve denetimi altında tutan, onları hem uyanıkken hem de uyurken, tüm hâllerinde kudret elinde bulunduran Allah'a bırak.
Kadri Çelik Biz, insanlığ(ın kurtuluşu) için hakikati ortaya koyan bu ilahi kelamı indirdik sana. Kim (buna sarılarak) doğru yola ulaşmayı seçerse bu kendi lehinedir ve kim de (yoldan) saparsa yine kendi aleyhine sapmış olur. Sen onların seçimlerini belirleme gücüne sahip değilsin.
Mahmut Kısa Şüphe yok ki biz, o kitabı, insanlara bildirmen için gerçek olarak indirdik sana, artık doğru yolu bulanın faydası kendine ve kim yolunu azıtır da azarsa zararı, gene kendine ve sen, onlara bir koruyucu değilsin.
Muhammed Esed Hiç şüphe yok ki, bu ilahi kelamı insanlık için (gerçek) bir amaca mebni olarak sana Biz indirdik: Artık kim doğru yola seçerse bu kendi lehinedir; ama kim de saparsa sadece kendi aleyhine sapmış olur: zira sen onların tercihinden sorumlu değilsin.
Mustafa İslamoğlu Şüphe yok ki, Biz senin üzerine insanlar için kitabı hak ile indirdik. Artık kim hidâyete ererse kendi nefsi içindir ve kim dalâlete düşerse artık şüphesiz ki, kendi nefsi aleyhine dalâlete düşmüş olur. Ve sen onların üzerine bir vekil değilsin.
Ömer Nasuhi Bilmen Resulüm! Şüphesiz ki biz bu Kur'an'ı insanlar için sana hak olarak indirdik. Artık kim doğru yolu seçerse kendi yararınadır. Kim de saparsa kendi zararına sapmış olur. Sen onların üzerine vekil değilsin.
Ömer Öngüt Biz, kitabı sana insanlar için “hak” olarak indirdik. O halde onu kim rehber edinirse kendisi için edinir. Kim de dalalette kalırsa, ancak kendi aleyhine kalır. Sen onlara vekil değilsin.
Şaban Piriş Şüphesiz biz kitabı sana, insanlar için hak ile/gerçekleri bildiren olarak indirdik. Artık, kim doğru yolu seçerse, kendi lehinedir! Kim de saparsa, ancak kendi aleyhine sapmış olur! Sen onların üzerinde bir vekil/onlardan sorumlu değilsin.
Sadık Türkmen Biz, insanlar için bu Kitab'ı hak ile sana indirdik. Artık kim doğru yola gelirse kendi yararınadır; kim de saparsa kendi zararınadır. Sen onların üzerine vekil değilsin.
Seyyid Kutub Biz bu kitabı, insanların faydası için sana hak ve gerçek olarak indirdik. Artık kim doğru yola girerse kendi yararına olarak girer, kim de yoldan saparsa kendi aleyhine olarak sapar. Sen onlar üzerinde bekçi değilsin.
Suat Yıldırım Biz Kitabı, insanlar için, sana hak ile indirdik. Artık kim doğru yola gelirse kendi yararınadır, kim de saparsa kendi zararına sapmış olur. Sen onların üzerinde vekil değilsin.
Süleyman Ateş Hiç şüphesiz, sana biz Kitabı insanlar için hak olmak üzere indirdik. Artık kim hidayete erişirse, bu kendi lehinedir; kim de saparsa, o da kendi aleyhine sapmış olur. Sen onların üzerinde vekil değilsin.
Süleymaniye Vakfı Bu kitabı insanlar için sana, tamamıyla gerçek olarak indirdik. Yola gelen, kendisi için gelir; yoldan çıkan da kendi zararına çıkar. Sen onların üzerinde vekil[*] değilsin (onların yaptıklarından sorumlu değilsin).
Tefhim-ul Kuran Biz sana kitabı bütün insanlar için hak ile indirdik. Kim doğru yolu tutarsa kendi yararınadır. Kim saparsa, o da kendi aleyhine sapmış olur. Sen onların hidayetinden sorumlu bir vekil değilsin.
Ümit Şimşek Kuşkusuz, bu Kitap'ı biz sana insanlar için hak olarak indirdik. Artık kim doğru yolu seçerse kendi lehinedir; kim de saparsa kendi aleyhine sapmış olur. Sen onlar üzerine vekil değilsin.
Yaşar Nuri Öztürk Hiç şüphesiz Biz sana bu Kitab'ı insanlar için hak olarak indirdik. Artık kim hidayete (doğru yola) erişirse, bu kendi nefsi lehinedir. Kim de saparsa, o da kendi aleyhine sapmış olur. Sen onların üzerinde vekil değilsin.

Sureler
Sayfa 458
Mushaf
Zümer Suresi
İlgili Sure
Ayetler