Şûrâ Suresi 37. Ayet
Hata! Lütfen tarayıcınızın ayarlarını kontrol edip daha sonra tekrar deneyin.
Şûrâ Suresi 53 ayettir. Nüzulü Mekke'de olup 62. sure olarak inmiştir.
Kur'an-ı Kerim'de 483 sayfa numarasında yer almaktadır.
وَالَّذ۪ينَ يَجْتَنِبُونَ كَـبَٓائِرَ الْاِثْمِ وَالْفَوَاحِشَ وَاِذَا مَا غَضِبُوا هُمْ يَغْفِرُونَۚ
Sureler
Mushaf
Sayfa 483
Sayfa 483
İlgili Sure
Şûrâ Suresi
Şûrâ Suresi
Önceki
Şûrâ Suresi 36. Ayet
Şûrâ Suresi 36. Ayet
Sonraki
Şûrâ Suresi 38. Ayet
Şûrâ Suresi 38. Ayet
İsim | Meal |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Onlar büyük günahlardan ve her türlü kötülükten kaçınırlar, öfkelendiklerinde kolayca affederler. |
Abdullah Parlıyan | Onlar, büyük günahlardan ve hayasızlıktan kaçınırlar; kızdıkları zaman da kusurları bağışlarlar. |
Adem Uğur | Onlar ki suçun büyüklerinden (şirk, iftira) ve açık çirkinliklerden kaçınırlar; öfkelendiklerinde bağışlarlar. . . |
Ahmed Hulusi | İman edenler, bilerek işlenen büyük günahlardan, meşrû olmayan şehevî fiillerden, gayri meşrû ilişkilerden, zinadan ve hayâsızlıktan, cimrilikten, haddi aşmaktan ve ahlâksızlıktan kaçınanlardır. Öfkelendikleri zaman kusurları bağışlayanlardır. |
Ahmet Tekin | Onlar ki, büyük günahlardan ve çirkin işlerden kaçınırlar. Kızdıkları zaman bağışlarlar. |
Ahmet Varol | (Bunlar,) Büyük günahlardan ve çirkin, utanmazlıklardan kaçınanlar ve gazablandıkları zaman bağışlayanlar, |
Ali Bulaç | O kimselerdir ki, büyük günahlardan ve açık rezaletlerden kaçınırlar, öfkelendikleri zaman da, onlar kusur bağışlarlar; |
Ali Fikri Yavuz | O (iman eden ve Rabbilerine güvenip dayananlar,) büyük günahlardan ve (yine hiç şüphesiz büyük günahlardan olan zina, livata gibi) çirkin ve ahlâksız işlerden kaçınırlar ve öfkelendikleri zaman (karşıdakinin kusurlarını) affederler. |
Ali Ünal | Onlar, büyük günahlardan ve hayâsızlıktan kaçınırlar; kızdıklarında da hataları bağışlarlar. [522] |
Bayraktar Bayraklı | (36-38) Size verilen herhangi bir sey, sadece dunya hayatinin bir gecimligidir. Allah katinda olan; inanip Rablerine guvenen, buyuk gunahlardan ve hayasizliklardan cekinen, ofkelendiklerinde bile bagislayanlar, Rablerinin cagrisina cevap verenler ve namaz kilanlar icin daha iyi ve daha sureklidir. Onlarin isleri aralarinda danisma iledir. Kendilerine verdigimiz riziktan da sarfederler. |
Bekir Sadak | Günahın büyüklerinden ve hayâsızlıklardan kaçınanlar, öfkelendikleri zaman bağışlayanlar; |
Celal Yıldırım | (O inananlar,) büyük günahlardan ve çirkin işlerden kaçınırlar; kızdıkları zaman da affederler. |
Cemal Külünkoğlu | (36-39) (Dünyalık olarak) size her ne verilmişse, bu dünya hayatının geçimliğidir. Allah’ın yanında bulunanlar ise daha hayırlı ve kalıcıdır. Bu mükâfat, inananlar ve Rablerine tevekkül edenler, büyük günahlardan ve çirkin işlerden kaçınanlar, öfkelendikleri zaman bağışlayanlar, Rablerinin çağrısına cevap verenler ve namazı dosdoğru kılanlar; işleri, aralarında şûrâ (danışma) ile olanlar, kendilerine verdiğimiz rızıktan Allah yolunda harcayanlar, bir saldırıya uğradıkları zaman, aralarında yardımlaşanlar içindir. |
Diyanet İşleri | (36-38) Size verilen herhangi bir şey, sadece dünya hayatının bir geçimliğidir. Allah katında olan; inanıp Rablerine güvenen, büyük günahlardan ve hayasızlıklardan çekinen, öfkelendiklerinde bile bağışlayanlar, Rablerinin çağrısına cevap verenler ve namaz kılanlar için daha iyi ve daha süreklidir. Onların işleri aralarında danışma iledir. Kendilerine verdiğimiz rızıktan da sarfederler. |
Diyanet İşleri ( Eski ) | Onlar, büyük günahlardan ve hayasızlıktan kaçınırlar; kızdıkları zaman da kusurları bağışlarlar. |
Diyanet Vakfı | Onlar ki büyük günahlardan çirkin işlerden kaçınırlar ve kızdıkları zaman bağışlarlar. |
Edip Yüksel | O iman edenler, büyük günahlardan ve hayasızlıktan kaçınırlar. Onlar öfkelendikleri zaman da kusurları bağışlarlar. |
Elmalılı ( Sade ) | Onlar ki, günahın büyüklerine ve açık çirkinliklere uzak bulunurlar ve öfkelendikleri vakit de kusur örterler; |
Elmalılı ( Sade - 2 ) | Ve onlar ki günahın büyüklerine ve açık çirkinliklere uzak bulunurlar ve her gadablandıkları vakıt da onlar kusur örterler |
Elmalılı Hamdi Yazır | (Bunlar,) Büyük günahlardan ve çirkin, utanmazlıklardan kaçınanlar ve gazablandıkları zaman bağışlayanlar, |
Gültekin Onan | Onlar ki, büyük günahlardan ve hayasızca davranışlardan uzak dururlar, öfkelendiklerinde de bağışlarlar. |
Harun Yıldırım | (36-37-38-39) Size verilen şey dünyâ hayaatının (geçici birer) fâidesidir. Allah indinde olan (sevab) ise daha hayırlı, daha süreklidir. (Bu sevablar) îman edib de ancak Rablerine güvenib dayanmakda, büyük günâhlardan ve faahiş kötülüklerden kaçınmakda, öfkelendikleri zaman bizzat (kusurları) örtmekde (bağışlamakda) olanlara, Rablerinin (tevhîd ve ibâdete âid da'vetine) icabet edenlere, namaz (ların) ı dosdoğru kılanlara — ki bunların işleri aralarında müşavere (ile) dir—, kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden (Allaha tâat uğrunda) harcamakda bulunanlara, kendilerine tağallüb ve zulüm vaaki olduğu zaman elbirlik (mazluma) yardım eyleyenlere mahsusdur. |
Hasan Basri Çantay | Hem onlar ki, günahın büyüklerinden ve fuhşiyâttan kaçınırlar; onlar öfkelendikleri zaman da (kusurları) bağışlarlar. |
Hayrat Neşriyat | Ve büyük günahlardan, hayasızlıktan çekinenler, öfkelendiklerinde bile bağışlayanlar içindir. |
İbni Kesir | Büyük günahlardan ve çirkin davranışlardan kaçanlar, öfkelendikleri şeyleri hemen (yutarlar) bağışlarlar. |
İlyas Yorulmaz | Onlar büyük günahlardan ve çirkinliklerden kaçınırlar ve gazaplandıkları zaman bağışlarlar. |
İnsan Dergisi | Onlar, cinayet, hırsızlık, yalancı şahitlik, dolandırıcılık gibi büyük günahlardan ve özellikle de zina, fuhuş gibi yüz kızartıcı suç işlemekten kaçınan ve öfkeye kapıldıkları zaman, haklı bile olsalar affetmesini bilenlerdir. |
Kadri Çelik | bağışlanmaz günahlardan ve hayasızlıktan kaçınanlar ve öfke bastığında da kolayca affedenler (için); |
Mahmut Kısa | Ve suçların büyüklerinden ve çirkin şeylerden kaçınanlara ve kızdıkları zaman, suçları örtenlere. |
Muhammed Esed | İşte onlar, büyük günahlardan ve hayasızca davranışlardan kaçınırlar, dahası öfkeli zamanlarında bile affetme (erdemini) gösterirler. |
Mustafa İslamoğlu | Ve o kimseler için ki, günahın büyüklerinden ve fâhiş kötülüklerden kaçınırlar. Ve gazaba geldikleri zaman onlar bağışlarlar. |
Ömer Nasuhi Bilmen | Onlar büyük günahlardan ve hayâsızlıktan kaçınırlar. Kızdıkları zaman da kusurları bağışlarlar, affederler. |
Ömer Öngüt | Günahın büyüğünden ve ahlaksızlıklardan kaçınanlar, öfkelendikleri zaman bağışlarlar. |
Şaban Piriş | Onlar günahın büyüklerinden ve hayâsızlıklardan kaçınarak uzak duranlardır. Öfkelenip kızdıkları zaman da affedenlerdir! |
Sadık Türkmen | Onlar büyük günahlardan ve çirkin işlerden kaçınırlar; kızdıkları zaman da affederler. |
Seyyid Kutub | Onlar öyle kimselerdir ki büyük günahlardan ve hayasız çirkin işlerden kaçınırlar, kızdıkları zaman öfkelerini yutar, karşıdakinin kusurlarını affederler. |
Suat Yıldırım | Onlar büyük günâhlardan ve çirkin işlerden kaçınırlar; kızdıkları zaman da onlar, affederler. |
Süleyman Ateş | (Bunlar,) Büyük günahlardan ve çirkin, utanmazlıklardan kaçınanlar ve gazablandıkları zaman bağışlayanlar, |
Süleymaniye Vakfı | Onlar, büyük günahlardan ve fuhuş çeşitlerinden[*] uzak duran kimselerdir. Öfkelendikleri zaman da affederler. |
Tefhim-ul Kuran | Onlar büyük günahlardan ve fuhşiyattan kaçınırlar; öfkelendiklerinde ise kusurları bağışlarlar. |
Ümit Şimşek | Onlar, günahın büyüklerinden ve tüm iğrençliklerinden uzak dururlar. Öfkelendikleri zamansa, affedenler onlar olur. |
Yaşar Nuri Öztürk | (Onlar) büyük günahlardan ve çirkince utanmazlıklardan kaçınırlar ve gazablandıkları zaman (öfkelerini yenerek) affedip-bağışlarlar. |
Sureler
Sayfa 483
Mushaf
Mushaf
Şûrâ Suresi
İlgili Sure
İlgili Sure
Şûrâ Suresi 36. Ayet
Önceki
Önceki
Şûrâ Suresi 38. Ayet
Sonraki
Sonraki