Sureler
Mealler
Önceki
Beled Suresi
Sonraki
Leyl Suresi
No Meal                    
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
1 Yemîn olsun şems’e (güneşe) ve onun (kuşluk vakti) aydınlığına!
2 Ve (güneş batınca) onu ta'kib eden aya!
3 Ve onu (o güneşi) açığa çıkardığı zaman, gündüze!
4 Ve onu örttüğü zaman, geceye!
5 Ve göğe, hem onu binâ edene!
6 Hem yere ve onu döşeyene!
7 Ve nefse ve onu (güzel bir şekilde yaratıp) düzenleyene!
8 Sonra da ona (o kişiye) günâhını ve takvâsını (neyin isyan, neyin itâat olduğunu bildirerek) ilhâm edene (yemîn olsun)!
9 (Ki) onu (o nefsini, günahlardan) temizleyen muhakkak kurtulmuştur!
10 Onu (isyânıyla) örten ise, mutlaka hüsrâna uğramıştır!
11 Semûd (kavmi), azgınlığı yüzünden (peygamberini) yalanladı!
12 (12-13) Hani onların en bedbahtı (deveyi kesmek için) ileri atılmıştı da Allah’ın peygamberi (Sâlih) onlara: 'Allah’ın devesi(ni kesmekten) ve onun su içmesi(ni engellemekten sakının)!' demişti.
13 (12-13) Hani onların en bedbahtı (deveyi kesmek için) ileri atılmıştı da Allah’ın peygamberi (Sâlih) onlara: 'Allah’ın devesi(ni kesmekten) ve onun su içmesi(ni engellemekten sakının)!' demişti.
14 Fakat kendisini yalanladılar da onu (o deveyi) kestiler; bunun üzerine Rableri, günahları sebebiyle üzerlerini büyük bir azabla kaplayıp onları dümdüz (ederek yerle bir) etti.
15 Ve (O,) bunun (bu yaptığı işin) âkıbetinden korkmaz!
                    Arapça No
بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ
وَالشَّمْسِ وَضُحٰيهَاۙۖ 1
وَالْقَمَرِ اِذَا تَلٰيهَاۙۖ 2
وَالنَّهَارِ اِذَا جَلّٰيهَاۙۖ 3
وَالَّيْلِ اِذَا يَغْشٰيهَاۙۖ 4
وَالسَّمَٓاءِ وَمَا بَنٰيهَاۙۖ 5
وَالْاَرْضِ وَمَا طَحٰيهَاۙۖ 6
وَنَفْسٍ وَمَا سَوّٰيهَاۙۖ 7
فَاَلْهَمَهَا فُجُورَهَا وَتَقْوٰيهَاۙۖ 8
قَدْ اَفْلَحَ مَنْ زَكّٰيهَاۙۖ 9
وَقَدْ خَابَ مَنْ دَسّٰيهَاۜ 10
كَذَّبَتْ ثَمُودُ بِطَغْوٰيهَاۙۖ 11
اِذِ انْبَعَثَ اَشْقٰيهَاۙۖ 12
فَقَالَ لَهُمْ رَسُولُ اللّٰهِ نَاقَةَ اللّٰهِ وَسُقْيٰيهَا۠ 13
فَكَذَّبُوهُ فَعَقَرُوهَاۙۖ فَدَمْدَمَ عَلَيْهِمْ رَبُّهُمْ بِذَنْبِهِمْ فَسَوّٰيهَاۙۖ 14
وَلَا يَخَافُ عُقْبٰيهَا 15
                    Ayet No
بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
وَالشَّمْسِ وَضُحٰيهَاۙۖ
Yemîn olsun şems’e (güneşe) ve onun (kuşluk vakti) aydınlığına!
1
وَالْقَمَرِ اِذَا تَلٰيهَاۙۖ
Ve (güneş batınca) onu ta'kib eden aya!
2
وَالنَّهَارِ اِذَا جَلّٰيهَاۙۖ
Ve onu (o güneşi) açığa çıkardığı zaman, gündüze!
3
وَالَّيْلِ اِذَا يَغْشٰيهَاۙۖ
Ve onu örttüğü zaman, geceye!
4
وَالسَّمَٓاءِ وَمَا بَنٰيهَاۙۖ
Ve göğe, hem onu binâ edene!
5
وَالْاَرْضِ وَمَا طَحٰيهَاۙۖ
Hem yere ve onu döşeyene!
6
وَنَفْسٍ وَمَا سَوّٰيهَاۙۖ
Ve nefse ve onu (güzel bir şekilde yaratıp) düzenleyene!
7
فَاَلْهَمَهَا فُجُورَهَا وَتَقْوٰيهَاۙۖ
Sonra da ona (o kişiye) günâhını ve takvâsını (neyin isyan, neyin itâat olduğunu bildirerek) ilhâm edene (yemîn olsun)!
8
قَدْ اَفْلَحَ مَنْ زَكّٰيهَاۙۖ
(Ki) onu (o nefsini, günahlardan) temizleyen muhakkak kurtulmuştur!
9
وَقَدْ خَابَ مَنْ دَسّٰيهَاۜ
Onu (isyânıyla) örten ise, mutlaka hüsrâna uğramıştır!
10
كَذَّبَتْ ثَمُودُ بِطَغْوٰيهَاۙۖ
Semûd (kavmi), azgınlığı yüzünden (peygamberini) yalanladı!
11
اِذِ انْبَعَثَ اَشْقٰيهَاۙۖ
(12-13) Hani onların en bedbahtı (deveyi kesmek için) ileri atılmıştı da Allah’ın peygamberi (Sâlih) onlara: 'Allah’ın devesi(ni kesmekten) ve onun su içmesi(ni engellemekten sakının)!' demişti.
12
فَقَالَ لَهُمْ رَسُولُ اللّٰهِ نَاقَةَ اللّٰهِ وَسُقْيٰيهَا۠
(12-13) Hani onların en bedbahtı (deveyi kesmek için) ileri atılmıştı da Allah’ın peygamberi (Sâlih) onlara: 'Allah’ın devesi(ni kesmekten) ve onun su içmesi(ni engellemekten sakının)!' demişti.
13
فَكَذَّبُوهُ فَعَقَرُوهَاۙۖ فَدَمْدَمَ عَلَيْهِمْ رَبُّهُمْ بِذَنْبِهِمْ فَسَوّٰيهَاۙۖ
Fakat kendisini yalanladılar da onu (o deveyi) kestiler; bunun üzerine Rableri, günahları sebebiyle üzerlerini büyük bir azabla kaplayıp onları dümdüz (ederek yerle bir) etti.
14
وَلَا يَخَافُ عُقْبٰيهَا
Ve (O,) bunun (bu yaptığı işin) âkıbetinden korkmaz!
15

Sureler

Mealler
Leyl Suresi
Sonraki