Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 343
18. Ve gökten, ihtiyaç miktârınca yağmur yağdırdık da yağmur suyunu yerde kararlaştırdık, topladık ve bizim, hiç şüphe yok ki onu gidermeye de gücümüz yeter.
19. Onunla da size hurmalıklar ve üzüm bağları meydana getirdik, oralarda sizin için birçok meyveler var, onlardan yemedesiniz.
20. Ve Tûr-ı Siynâ'dan çıkan bir ağaç da meydana getirdik ki yağıyla ve yiyenlere, katığıyla biter.
21. Ve şüphe yok ki dört ayaklı hayvanlarda da ibret var sizin için elbette; karınlarındakini içiririz size ve onlarda, size daha birçok da faydalar var ve bir kısmını yersiniz.
22. Onlara ve gemiye binersiniz.
23. Ve andolsun ki Nûh'u kavmine gönderdik de ey kavmim dedi, kulluk edin Allah'a, size yoktur ondan başka bir mâbut, hâlâ mı çekinmeyeceksiniz?
24. Kavminin ileri gelenlerinden kâfir olanlar, bu dediler, sizin gibi bir insandan başka bir şey değil, size üstün olmayı dilemekte ve Allah isteseydi melekleri indirirdi, fakat bizden önce gelip geçen atalarımız zamanında da böyle bir şey olduğunu duymadık biz.
25. Bu, deliliğe tutulmuş bir adam ancak, artık bir zamana dek gözetleyin bunu.
26. Nûh, Rabbim dedi, beni yalanlamalarına karşı sen yardım et bana.
27. Derken ona, nezâretimiz altında ve vahyimize uyarak bir gemi yap diye vahyettik; derken emrimiz gelip tandırın altından su kaynamaya başlayınca her mahlûktan birer çifti ve helâki takdîr edilenden başka âilenden olanları gemiye yükle ve zulmedenler hakkında bana söz söyleme, şüphe yok ki onlar garkolacaklar dedik.