Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali Sayfa 153
23. Her ikisi de Rabbimiz dedi, kendimize zulmettik biz, bizi yarlıgamazsan, bize acımazsan ziyankârlardan oluruz.
24. Tanrı, inin dedi, bir kısmınız, bir kısmınıza düşman olacak ve yeryüzünde muayyen bir vakte dek kalmanız mukadder.
25. Orada dirileceksiniz dedi, orada öleceksiniz ve orada dirilip mezardan çıkarılacaksınız.
26. Ey Âdemoğulları, avret yerlerinizi örtecek libas ve giyip süsleneceğiniz elbise indirdik size. Tanrıdan çekinme elbisesine gelince: O, daha da hayırlıdır ve bunlar, insanların anıp öğüt almaları için indirilen Allah âyetlerindendir.
27. Ey Âdemoğulları, Şeytan, ananızı, babanızı cennetten çıkardığı ve avret yerlerini onlara göstermek için büründükleri elbiseyi sıyırıp üstlerinden attığı gibi sakın sizi de bir derde uğratmasın. O ve ona mensup olanlar, sizin göremeyeceğiniz yerlerden görür, kollar sizi. Şüphe yok ki biz Şeytanları, inanmayanlara dost ettik.
28. Onlar, kötü bir iş yapınca babalarımız da derler, bu işi yaparlardı, öyle bulduk onları ve Allah emretti bunu bize. De ki: Allah kesin olarak kötülüğü emretmez. Allah'a, bilmediğiniz şeyi mi isnâd ediyorsunuz?
29. De ki: Rabbim, adâletle hareket etmemi emretti bana ve her secde yerinde, her namazda yüzünüzü kıbleye döndürün, inancınızda, ibâdetinizde hâlis olup ona bağlanarak kulluk edin nasıl sizi o yarattıysa, meydana getirdiyse gene öylece dönüp onun tapısına varacaksınız.
30. Halkın bir bölüğünü doğru yola sevketmiştir, bir bölüğüyse sapıklığı haketti. Zanneder misiniz Allah'ı bırakıp da Şeytanları dost edinenler doğru yolu bulmuşlardır?