Rûm Suresi 32. Ayet
Hata! Lütfen tarayıcınızın ayarlarını kontrol edip daha sonra tekrar deneyin.
Rûm Suresi 60 ayettir. Nüzulü Mekke'de olup 84. sure olarak inmiştir.
Kur'an-ı Kerim'de 404 sayfa numarasında yer almaktadır.
مِنَ الَّذ۪ينَ فَرَّقُوا د۪ينَهُمْ وَكَانُوا شِيَعاًۜ كُلُّ حِزْبٍ بِمَا لَدَيْهِمْ فَرِحُونَ
Sureler
Mushaf
Sayfa 404
Sayfa 404
İlgili Sure
Rûm Suresi
Rûm Suresi
Önceki
Rûm Suresi 31. Ayet
Rûm Suresi 31. Ayet
Sonraki
Rûm Suresi 33. Ayet
Rûm Suresi 33. Ayet
İsim | Meal |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Yahut o müşrikler gibi de olmayın; onlar dinlerini paramparça edip, bölük pörçük oldular ve bölünen her gurup ta, kendi sahip olduğu ilkelerle övünüp, sevinip durmaktadırlar. |
Abdullah Parlıyan | Dinlerini parçalayan ve bölük bölük olanlardan (olmayın. Bunlardan) her fırka, kendilerinde olan ile böbürlenmektedir. |
Adem Uğur | Din anlayışları parça parça olup ve cemaatlere bölünenlerden olmayın. . . Her cemaat kendindeki (din anlayışı) ile sevinip mutlu olmakta! |
Ahmed Hulusi | Dinlerinden ayrılanlar, dinlerini, düzenlerini, kültürlerini, medeniyetlerini, birliklerini parçalayanlar, tefrika içinde etkisiz, itibarsız yaşayanlar gibi olmayın. Hizipleşerek, gruplaşarak, ayrılık davası güderek, birbirlerine düşmanca davranan, dinî ve insanî ilişkilerini kesen bölünmüş, baskıcı, zorba, medeniyetten nasiplenmemiş, Allah’ın kitabından, sünnetten ve ümmetten ayrılan kapalı cemaatler, toplumlar haline gelmeyin. Bütün müslümanlar, İslâm’a, Kur’ân’a, sünnete, müşterek ilkelere sarılarak Allah’ın lütfunu bekleyecekleri yerde, her hizip Kur’ân’dan, müşterek ilkelerden ayrılarak, kendi düşünceleri ve anlayışlarıyla, sahip oldukları geçici menfaatlerle avunurlar, sevinirler. |
Ahmet Tekin | O dinlerini parça parça eden ve kendileri de değişik gruplara ayrılanlardan (olmayın). Her grup kendi yanında olanla sevinmektedir. |
Ahmet Varol | (O müşrikler ki,) Kendi dinlerini fırkalara ayırmış ve kendileri de parça parça olmuşlardır; ki her grup kendi elindekiyle övünüp sevinç duymaktadır. |
Ali Bulaç | O müşriklerden ki, (emredildikleri) dinlerini (terk edib ihtilâfa düştüler ve onu) parçalara ayırdılar; böylece öbek öbek olmuşlardır. Her din sahibi (grup), kendindeki dine güvenmektedir. |
Ali Fikri Yavuz | O müşriklerdir ki, onlar (Din’in tamamını kabul ve tatbik etmeleri gerektiği halde) ona başka başka yönlerden farklı farklı maksatlarla yaklaşıp onu bölük bölük etmiş, kendileri de (bâtıla götüren farklı farklı imamların rehberlerin arkasında) grup grup olmuşlardır. Her hizip, Din’den neyi almışsa onunla sevinmekte, onunla böbürlenip gitmektedir. |
Ali Ünal | Dinlerini parçalayan ve gruplara ayrılanlardan olmayınız! Her grup, kendilerinde olan ile böbürlenmektedir. |
Bayraktar Bayraklı | (31-32) Allah'a yonelerek O'na karsi gelmekten sakininiiz, namaz kiliniz, dinlerinde ayriliga dusup firka firka olan, her firkasinin da kendisinde bulunanla sevindigi musriklerden olmayiniz. |
Bekir Sadak | Onlar ki, dinlerini parçalayıp gruplara ayrıldılar ve her grup benimsediği şeyle sevinmektedir. |
Celal Yıldırım | (31-32) (O halde batıl olan her şeyden yüz çevirerek yalnızca) O'na yönelin! O'na karşı sorumluluğunuzun bilincinde olun! Namazınızı dosdoğru kılın ve O'ndan başkasına ilahlık yakıştıranlardan olmayın! İnançlarının bütünlüğünü bozarak parçalara bölünen ve her grubun yalnız kendi sahip olduğu (ilkelerle) övündüğü kimselerden olmayın! |
Cemal Külünkoğlu | (31-32) Allah’a yönelmiş kimseler olarak yüzünüzü hak dine çevirin, O’na karşı gelmekten sakının, namazı dosdoğru kılın ve müşriklerden; dinlerini darmadağınık edip grup grup olan kimselerden olmayın. (Ki onlardan) her bir grup kendi katındaki (dinî anlayış) ile sevinip böbürlenmektedir. |
Diyanet İşleri | (31-32) Allah'a yönelerek O'na karşı gelmekten sakınınız, namaz kılınız, dinlerinde ayrılığa düşüp fırka fırka olan, her fırkasının da kendisinde bulunanla sevindiği müşriklerden olmayınız. |
Diyanet İşleri ( Eski ) | Dinlerini parçalayan ve bölük bölük olanlardan (olmayın. Bunlardan) her fırka, kendilerinde olan ile böbürlenmektedir. |
Diyanet Vakfı | Onlar ki dinlerini parçaladılar ve mezhep mezhep oldular. Her parti kendine ait (imam ve kitap) larla sevinip övünmektedir. |
Edip Yüksel | O müşriklerden (olmayın ki) onlar, dinlerini ayırıp öbek öbek olmuşlardır. Her grup kendilerindekine güvenmektedir. |
Elmalılı ( Sade ) | Onlardan (olmayın) ki, dinlerini ayırıp öbek öbek olmuşlardır. Her grup kendilerindekine güvenmektedir. |
Elmalılı ( Sade - 2 ) | Onlardan ki dinlerini ayırıb öbek öbek olmuşlardır, her hizib kendilerindekine güvenmektedir |
Elmalılı Hamdi Yazır | (O müşrikler ki,) Kendi dinlerini fırkalara ayırmış ve kendileri de parça parça olmuşlardır; ki her grup kendi elindekiyle övünüp sevinç duymaktadır. |
Gültekin Onan | Dinlerini parçalayan ve bölük bölük olanlardan (olmayın. Bunlardan) her fırka, kendilerinde olan ile böbürlenmektedir. |
Harun Yıldırım | (O müşriklerden) ki onlar dînlerini darma dağınık etmişler, fırka fırka olmuşlardır. (Bunlardan) her zümre, nezdlerinde olanla böbürlenicidirler. |
Hasan Basri Çantay | O (müşrik) kimselerden ki, dinlerini parçalayıp kısım kısım oldular. (Ve üstelik onlardan) her tâife, kendi yanlarında olan (din) ile sevinen kimselerdir. |
Hayrat Neşriyat | Onlar ki; dinlerinde ayrılığa düşüp fırka fırka olmuşlardır. Her zümre kendi yanında olanla sevinir durur. |
İbni Kesir | Dinlerinde ayrı ayrı gruplara bölünüp, o gurupların taraftarı olanlar dan ve her gurup ta kendi tarafına mensup olmakla övündüğü kimseler den de olmayın. |
İlyas Yorulmaz | Dinlerini parçalayan ve bölük bölük olanlardan (olmayın). Her fırka, kendilerinde olan ile sevinip ferahlamaktadır. |
İnsan Dergisi | Yani, Allah'ın tüm insanlık için ortaya koyduğu bu evrensel inanç sisteminden yalnızca bir bölümünü alıp geri kalanı inkâr ederek dinlerini paramparça eden ve bunun sonucunda, her grubun kendi sahip olduğu bilgi kırıntıları ile övündüğü düşman gruplara ayrılan kimselerden olmayın. Aslında insan, Allah'ın ona doğuştan bahşettiği sezgisel yetenekler sayesinde doğru ile yanlışı birbirinden ayırabilir. Nitekim: |
Kadri Çelik | (yahut) inançlarının bütünlüğünü bozarak parçalara bölünen ve her grubun yalnız kendi sahip olduğu (ilkelerle) övündüğü kimselerden olma! |
Mahmut Kısa | O şirk koşanlardan ki, dinlerinde aykırılığa düşmüşler de bölük bölük olmuşlardır ve her zümre, kendisinde bulunana râzı olup gitmiştir. |
Muhammed Esed | (Bir de) şunlardan olmayın ki, onlar dinlerini paramparça ettiler de (birbirine karşıt) taraftarlar haline geldiler; (artık) her hizip kendi elinde kalanla övünmekteler. |
Mustafa İslamoğlu | O kimselerden ki, dinlerini parçaladılar ve fırka fırka oldular. (Onlardan) Her tâife, kendi yanlarında olan ile sevinicidirler. |
Ömer Nasuhi Bilmen | Onlar ki dinlerinde ayrılığa düşüp fırka fırka oldular. Her fırka kendi tuttuğu yoldan memnudur, yanında bulunan (din veya kitapla) sevinmektedir. |
Ömer Öngüt | Dinlerini parçalayan ve kendileri de grup grup olanlardan. Her parti kendi yanında olanlarla sevinir. |
Şaban Piriş | Onlar ki, dinlerini parça parça eden ve cemaat cemaat olanlardır! Her bir cemaat (bu Kur’an ile değil de), kendi yanlarındaki (eserleri) ile övünüp sevinmektedir! |
Sadık Türkmen | Müşrikler dinlerini parçaladılar ve bölük bölük oldular. Bunlardan her fırka kendi yanındakiyle böbürlenmektedir. |
Seyyid Kutub | (31-32) Başka her şeyden geçerek O’na tam gönül verin, O’na karşı gelmekten sakının, namazı hakkıyla ifa edin! Ve asla dinlerini parça parça edip kendileri de öbek öbek olan o müşriklerden olmayın! Öyle ki her hizip, kendi yanındakiyle böbürlenmektedir. |
Suat Yıldırım | (O ortak koşanlardan olmayın ki onlar) Dinlerini parçaladılar ve bölük bölük oldular. Her parti kendi yanındakiyle sevin(ip övün)mektedir. |
Süleyman Ateş | (O müşrikler ki,) Kendi dinlerini fırkalara ayıran ve kendileri de parça parça olmuşlardır; ki her grup kendi elindekiyle övünüp sevinç duymaktadır. |
Süleymaniye Vakfı | Dinlerini (doğru dinden) ayıran ve farklı cemaatler (mezhepler) oluşturanlardan olmayın. Zaten her hizip kendinde olanla övünüp durur. |
Tefhim-ul Kuran | O müşrikler ki, dinlerini parçalayıp bölük pörçük olmuşlardır; her topluluk kendisininkiyle övünür, durur. |
Ümit Şimşek | Onlardan ki, dinlerini parçalayıp hizipler/fırkalar haline geldiler. Her hizip kendi elindekiyle sevinip övünür. |
Yaşar Nuri Öztürk | (Onlar) kendi dinlerini bölüp-parçalamışlar ve kendileri de fırka fırka olmuşlardır. Her fırka kendi elindeki (parça) ile övünüp-sevinç duymaktadır. |
Sureler
Sayfa 404
Mushaf
Mushaf
Rûm Suresi
İlgili Sure
İlgili Sure
Rûm Suresi 31. Ayet
Önceki
Önceki
Rûm Suresi 33. Ayet
Sonraki
Sonraki