|
بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla |
|
|
وَيْلٌ لِكُلِّ هُمَزَةٍ لُمَزَةٍۨۙ (İnsanları) Diliyle çekiştiren, kaş ve gözüyle işâretler yapıp alay eden her fesâd kişinin vay haline! |
1 |
|
اَلَّذ۪ي جَمَعَ مَالاً وَعَدَّدَهُۙ O ki mal yığdı, onu saydı durdu. |
2 |
|
يَحْسَبُ اَنَّ مَالَهُٓ اَخْلَدَهُۚ Malının, kendisini ebedi yaşatacağını sanıyor. |
3 |
|
كَلَّا لَيُنْبَذَنَّ فِي الْحُطَمَةِۘ Hayır, andolsun ki o, Hutame'ye atılacaktır. |
4 |
|
وَمَٓا اَدْرٰيكَ مَا الْحُطَمَةُۜ Hutame'nin ne olduğunu sen nereden bileceksin? |
5 |
|
نَارُ اللّٰهِ الْمُوقَدَةُۙ Allâh'ın tutuşturulmuş ateşidir. |
6 |
|
اَلَّت۪ي تَطَّلِعُ عَلَى الْاَفْـِٔدَةِۜ (Bir ateş) Ki gönüllere işler. |
7 |
|
اِنَّهَا عَلَيْهِمْ مُؤْصَدَةٌۙ O, onların üzerine kapatılıp kilitlenecektir. |
8 |
|
ف۪ي عَمَدٍ مُمَدَّدَةٍ (Kendileri,) Uzatılmış direkler arasında (bağlı) olarak (kalacaklardır). |
9 |