Enbiyâ Suresi 39. Ayet
Hata! Lütfen tarayıcınızın ayarlarını kontrol edip daha sonra tekrar deneyin.
Enbiyâ Suresi 112 ayettir. Nüzulü Mekke'de olup 73. sure olarak inmiştir.
Kur'an-ı Kerim'de 322 sayfa numarasında yer almaktadır.
لَوْ يَعْلَمُ الَّذ۪ينَ كَفَرُوا ح۪ينَ لَا يَكُفُّونَ عَنْ وُجُوهِهِمُ النَّارَ وَلَا عَنْ ظُهُورِهِمْ وَلَا هُمْ يُنْصَرُونَ
Sureler
Mushaf
Sayfa 322
Sayfa 322
İlgili Sure
Enbiyâ Suresi
Enbiyâ Suresi
Önceki
Enbiyâ Suresi 38. Ayet
Enbiyâ Suresi 38. Ayet
Sonraki
Enbiyâ Suresi 40. Ayet
Enbiyâ Suresi 40. Ayet
İsim | Meal |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | O küfredenler yüzlerinden ve arkalarından (saran) ateşi hiçbir suretle meni' edemeyecekleri, kendilerinin yardım da göremeyecekleri zamaanı bir bilse (ler) di. |
Abdullah Parlıyan | İnkâr edenler, yüzlerinden ve sırtlarından (saran) ateşi savamayacakları, kendilerine yardım dahi edilmeyeceği zamanı bir bilselerdi! |
Adem Uğur | O küfredenler; yüzlerinden ve sırtlarından ateşi engellemeyecekleri ve yardım göremeyecekleri zamanı keşki bilseler. |
Ahmed Hulusi | Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenler, kâfirler, yüzlerinden ve sırtlarından saran ateşi bertaraf edemeyecekleri, kendilerine yardım edilemeyecek zamanı bir bilseler! |
Ahmet Tekin | İnkar edenler yüzlerinden de arkalarından da ateşi savamayacakları ve yardım göremeyecekleri zamanı bir bilselerdi. |
Ahmet Varol | Hakkı inkara şartlanmış olan bu insanlar, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savamayacakları, kimseden bir yardım bulamayacakları o günü keşke bilselerdi! |
Ali Bulaç | Peygamberi ve Kur’an’ı inkâr edenler, ne yüzlerinden, ne arkalarından ateşi men edemiyecekleri ve asla yardım olunamıyacakları vakti bir bilseler!... (Küfür üzere bulunmazlar ve azabı istemezlerdi.) |
Ali Fikri Yavuz | O küfürde ısrar edenler, Ateş’i yüzlerinden de sırtlarından da savamayacakları, üstelik ondan kurtulma adına hiçbir yardım da görmeyecekleri zamanı keşke bir bilselerdi! |
Ali Ünal | Kâfirler ne yüzlerinden ne de sırtlarından ateşi savamayacakları, kendilerine yardım da edilmeyeceği zamanı bir bilselerdi! |
Bayraktar Bayraklı | O kafirler, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi engelleyemeyecekleri ve yardım da göremeyecekleri zamanı keşke bilselerdi. |
Bekir Sadak | O küfredenler, önlerinden ve arkalarından kendilerini saran ateşi men'edemiyecekleri ve yardım da göremiyecekleri anı bir bilselerdi.. |
Celal Yıldırım | İnkârcılar, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savamayacakları, kimseden de bir yardım bulamayacakları o günü keşke bilselerdi (de inansalardı)! |
Cemal Külünkoğlu | İnkâr edenler, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savamayacakları ve hiçbir yardım da görmeyecekleri vakti bir bilseler! |
Diyanet İşleri | Bu kafirler, ateşi yüzlerinden ve sırtlarından menedemeyecekleri ve yardım da göremiyecekleri zamanı keşke bilseler. |
Diyanet İşleri ( Eski ) | İnkâr edenler, yüzlerinden ve sırtlarından (saran) ateşi savamayacakları, kendilerine yardım dahi edilmeyeceği zamanı bir bilselerdi! |
Diyanet Vakfı | İnkar edenler, yüzlerinden ve arkalarından ateşi savamıyacakları ve yardım da görmeyecekleri anı bir bilselerdi. |
Edip Yüksel | Bu kâfirler ateşi yüzlerinden ve sırtlarından men edemeyecekleri ve yardım da göremeyecekleri zamanı, bir bilseler! |
Elmalılı ( Sade ) | Bir bilseler o küfredenler, ateşi yüzlerinden ve sırtlarından savamayacakları ve hiçbir taraftan yardım görmeyecekleri zamanı? |
Elmalılı ( Sade - 2 ) | Bilseler o küfredenler ne yüzlerinden ne arkalarından ateşi men'edemiyecekleri, ve hiç bir taraftan yardım olunmıyacakları o demi |
Elmalılı Hamdi Yazır | O küfredenler, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi püskürtemeyecekleri ve hiç yardım alamayacakları zamanı bir bilselerdi. |
Gültekin Onan | İnkâr edenler, yüzlerinden ve sırtlarından (saran) ateşi savamayacakları, kendilerine yardım dahi edilmeyeceği zamanı bir bilselerdi! |
Harun Yıldırım | O küfredenler yüzlerinden ve arkalarından (saran) ateşi hiçbir suretle meni' edemeyecekleri, kendilerinin yardım da göremeyecekleri zamaanı bir bilse (ler) di. |
Hasan Basri Çantay | İnkâr edenler yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savamayacakları ve kendilerine yardım (da) edilmeyecekleri o zamânı biliyor olsalardı (o azâbı bu kadar acele istemezlerdi)! |
Hayrat Neşriyat | O küfredenler; yüzlerinden ve sırtlarından ateşi engellemeyecekleri ve yardım göremeyecekleri zamanı keşki bilseler. |
İbni Kesir | Doğruları inkar edenler o hesap gününde, yüzlerini ve sırtlarını çepe çevre saran ateşi elleriyle engelleyemeyeceklerini bir bilselerdi. Onlara orada asla yardım edilmez. |
İlyas Yorulmaz | O küfre sapanlar, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savamayacakları ve hiç yardım alamayacakları zamanı bir bilselerdi! |
İnsan Dergisi | Bu kâfirler, yüzlerinden ve sırtlarından cehennem alevlerini savamayacakları ve hiçbir şekilde yardım da göremeyecekleri zaman başlarına gelecekleri bir bilselerdi… |
Kadri Çelik | Hakkı inkara şartlanmış olan bu insanlar, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savamayacakları, kimseden bir yardım bulamayacakları o günü keşke bilselerdi! |
Mahmut Kısa | Bir bilselerdi kâfir olanlar önlerinden, artlarından kendilerini saran ateşi defedemeyecekleri ve hiçbir yardım da göremeyecekleri zamânı. |
Muhammed Esed | İnkarda ısrar eden bu kimseler, yüzlerini ve sırtlarını ateşten koruyamayacakları, dahası hiçbir yardım da alamayacakları anın (dehşetini) keşke bir bilseler! |
Mustafa İslamoğlu | Eğer o kâfir olanlar, o zamanı bir bilseler idi ki, ne yüzlerinden ve ne de arkalarından ateşi men edemiyeceklerdir ve onlar yardım da olunamayacaklardır. |
Ömer Nasuhi Bilmen | Kâfirler ne yüzlerinden ne de sırtlarından ateşi savamayacakları, kendilerine yardım da edilmeyeceği zamanı bir bilselerdi! |
Ömer Öngüt | O kafirler, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi engelleyemeyecekleri ve yardım da göremeyecekleri zamanı keşke bilselerdi. |
Şaban Piriş | Inkâr edenler, ateşi yüzlerinden ve sırtlarından savamayacakları, yardım da edilmeyecekleri gerçeğini bir bilselerdi! |
Sadık Türkmen | Kâfirler, cehennem ateşini yüzlerinden ve sırtlarından savamayacakları ve hiç kimseden yardım göremeyecekleri anın dehşetini eğer bilseler, böyle yapmazlardı! |
Seyyid Kutub | Dini olduğu gibi, bu azabı da böyle inkâr edenler, onun tepelerine ineceğini, o ateşin yüzlerini ve sırtlarını yalamasını önleyemeyeceklerini, kendilerine yardım edecek hiç kimsenin bulunmayacağını bir bilselerdi! |
Suat Yıldırım | İnkâr edenler, ne yüzlerinden, ne de sırtlarından ateşi savamayacakları ve yardım da olunmayacakları zamanı bir bilselerdi (onu böyle acele istemezlerdi)! |
Süleyman Ateş | O küfre sapanlar, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi püskürtmeyecekleri ve hiç yardım alamayacakları zamanı bir bilselerdi. |
Süleymaniye Vakfı | Ayeti görmezlikten gelenler (kafirler) ne yüzlerinden ne de sırtlarından o ateşi uzaklaştıramayacakları ve yardım da göremeyecekleri o zamanı keşke bilselerdi. |
Tefhim-ul Kuran | Bir bilseydi kâfirler o ânı ki, ateşi ne yüzlerinden uzaklaştırabilirler, ne arkalarından; hiç kimseden bir yardım da görmezler. |
Ümit Şimşek | O inkâr edenler, ne yüzlerinden ne sırtlarından azabı uzak tutamayacakları ve hiçbir yardım da göremeyecekleri zamanı bir bilselerdi! |
Yaşar Nuri Öztürk | O küfredenler yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savıp-engelleyemeyecekleri ve hiç yardım alamayacakları zamanı bir bilselerdi (hiç acele etmezlerdi). |
Sureler
Sayfa 322
Mushaf
Mushaf
Enbiyâ Suresi
İlgili Sure
İlgili Sure
Enbiyâ Suresi 38. Ayet
Önceki
Önceki
Enbiyâ Suresi 40. Ayet
Sonraki
Sonraki