En'âm Suresi 90. Ayet
Hata! Lütfen tarayıcınızın ayarlarını kontrol edip daha sonra tekrar deneyin.
En'âm Suresi 165 ayettir. Nüzulü Medine'de olup 55. sure olarak inmiştir.
Kur'an-ı Kerim'de 128 sayfa numarasında yer almaktadır.
اُو۬لٰٓئِكَ الَّذ۪ينَ هَدَى اللّٰهُ فَبِهُدٰيهُمُ اقْتَدِهْۜ قُلْ لَٓا اَسْـَٔلُكُمْ عَلَيْهِ اَجْراًۜ اِنْ هُوَ اِلَّا ذِكْرٰى لِلْعَالَم۪ينَ۟
Sureler
Mushaf
Sayfa 128
Sayfa 128
İlgili Sure
En'âm Suresi
En'âm Suresi
Önceki
En'âm Suresi 89. Ayet
En'âm Suresi 89. Ayet
Sonraki
En'âm Suresi 91. Ayet
En'âm Suresi 91. Ayet
İsim | Meal |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | O peygamberler, Allah'ın doğru yola ulaştırdığı insanlardır. O halde sen de, onların gittiği doğru yola uy. De ki: Ben peygamberlik görevine karşılık, sizden bir ücret istemiyorum. Unutmayın ki, o Kur'ân bütün insanlığa bir öğütten ibarettir. |
Abdullah Parlıyan | İşte o peygamberler Allah'ın hidayet ettiği kimselerdir. Sen de onların yoluna uy. De ki: Ben buna (peygamberlik görevime) karşılık sizden bir ücret istemiyorum. Bu (Kur'an) âlemler için ancak bir öğüttür. |
Adem Uğur | İşte bunlar, Allâh'ın hidâyet ettiği kimselerdir. . . Sen de onların gerçekliğine uy! De ki: "Ona (tebliğ etmeye) karşılık sizden bir ecir istemiyorum. . . O sadece insanlara (âlemlere) hatırlatmadır!" |
Ahmed Hulusi | İşte o peygamberler de, Allah’ın hidâyet rehberiyle doğru yolu gösterdiği kimselerdir. Sen de onların ümmetlerine gösterdiği doğru yolu, tek hak dini, din ve tevhid anlayışını, sana vahyedilen kitapta ibka edilen şeriatlarını ümmetine anlatarak, öğreterek onların takipçisi ol. 'Ben Kur’ân’a ve tebliğ görevime karşılık sizden bir ücret istemiyorum. Bu Kuran âlemler için, insanlar ve cinler için kesinlikle bir öğüttür.' de. |
Ahmet Tekin | Bunlar Allah'ın doğru yola eriştirdikleridir ki sen de onların doğru yollarına uy. De ki: 'Buna karşılık ben sizden bir ücret istemiyorum. Bu sadece alemlere bir hatırlatmadır.' |
Ahmet Varol | İşte Allah'ın hidayet verdikleri bunlardır; öyleyse sen de onların bu hidayetlerine uy. De ki: "Ben bunun için sizden bir ücret istemiyorum. O (Kur'an), alemlere bir 'öğüt ve hatırlatmadan' başkası değildir." |
Ali Bulaç | O Peygamberler, Allah’ın hidayetine eriştirdiği kimselerdir. Sen de onların gittiği yoldan yürü. (Onların tevhid yolunda bulun.) De ki: “-sizi bu tevhide (Kur’an’a) çağırmama sizden bir ücret istemem. O Kur’an, âlemler için (insan ve cinleri irşad için) ancak bir öğüddür. |
Ali Fikri Yavuz | Bu seçkin zatlar, Allah’ın her bakımdan doğru yola erdirdiği kimselerdir ve (ey Rasûlüm), sen de (Allah’ın onları kendisine ilettiği) aynı doğru yolu takip et ve de ki: “Ben, (risalet vazifemi yerine getirme) karşılığında sizden hiçbir karşılık beklemiyorum. Bu Kitabı tebliğ etmekteki maksadım, akıl sahibi bütün varlıklar için bir hatırlatma ve bir öğütten ibarettir.” |
Ali Ünal | İşte o peygamberler, Allah'ın hidayet ettiği kimselerdir. Sen de onların yoluna uy! De ki: “Ben buna karşılık sizden bir ücret istemiyorum. Bu, âlemler için sadece bir öğüttür.” |
Bayraktar Bayraklı | Iste bunlar Allah'in dogru yola eristirdikleridir, onlarin yoluna uy, «Sizden buna karsilik bir ucret istemem, bu sadece herkes icin bir hatirlatmadir» de. * |
Bekir Sadak | İşte bunlar Allah'ın doğru yola eriştirdiği kimselerdir; sen de onların yoluna uy. De ki: Buna karşılık sizden bir mükâfat istemem. O (Kur'ân) âlemler için ancak bir öğüt, bir hatırlatmadır. |
Celal Yıldırım | İşte onlar Allah'ın doğru yola ilettiği kimselerdir. (Ey Muhammed!) Sen de onların yolunu izle ve de ki: “Ben bu tebliğ karşılığında sizden hiçbir ücret istemiyorum. Bu (Kur'an) bütün âlemler için ancak bir öğüttür.” |
Cemal Külünkoğlu | İşte, o peygamberler, Allah’ın doğru yola ilettiği kimselerdir. (Ey Muhammed!) Sen de onların tuttuğu yola uy. De ki: “Bu tebliğe karşı sizden bir ücret istemiyorum. O (Kur’an), bütün âlemler için ancak bir uyarıdır.” |
Diyanet İşleri | İşte bunlar Allah'ın doğru yola eriştirdikleridir, onların yoluna uy, 'Sizden buna karşılık bir ücret istemem, bu sadece herkes için bir hatırlatmadır' de. |
Diyanet İşleri ( Eski ) | İşte o peygamberler Allah'ın hidayet ettiği kimselerdir. Sen de onların yoluna uy. De ki: Ben buna (peygamberlik görevime) karşılık sizden bir ücret istemiyorum. Bu (Kur'an) âlemler için ancak bir öğüttür. |
Diyanet Vakfı | Bunlar, ALLAH'ın doğru yola ulaştırdıklarıdır. Onların yoluna uy. De ki: 'Ben buna karşılık sizden bir ücret istemiyorum. Bu, sadece tüm halklara bir mesajdır.' |
Edip Yüksel | Bunlar, Allah'ın hidayet ettiği kimselerdir. Sen de onların hidayetine uy. De ki: «Ben ona karşılık sizden bir ücret istemiyorum. O, sadece bütün âlemlere bir öğüttür.» |
Elmalılı ( Sade ) | İşte o peygamberler, Allah'ın kendilerini doğrudan yola eriştirdiği kimselerdir. Sen de onların gittiği yoldan yürü! De ki: «Ben buna karşılık sizden bir ücret istemiyorum. O Kur'an sadece alemleri irşad için ilahi bir hatıradır.» |
Elmalılı ( Sade - 2 ) | İşte o Peygamberler Allahın hidayetine iriştirdiği kimseler, sen de onların gittiği yoldan yürü, ben, de: Buna karşı sizden bir ecr istemem, o mahzâ âlemîni irşad için ilâhî bir yadigârdır |
Elmalılı Hamdi Yazır | İşte Tanrı'nın hidayet verdikleri bunlardır; öyleyse sen de onların bu hidayetlerine uy. De ki: "Ben bunun için sizden bir ücret istemiyorum. O (Kuran), alemlere bir 'öğüt ve hatırlatmadan' başkası değildir." |
Gültekin Onan | İşte bunlar Allah’ın hidayet ettiği kimselerdir. O halde sen de onların doğru yoluna uy. De ki: “Ben bunun için bir ücret istemiyorum. O ancak alemler için öğüttür.” |
Harun Yıldırım | Onlar (o peygamberler) Allahın hidâyet etdiği kimselerdir. O halde sen de onların gitdiği doğru yolu tutub ona uy. De ki: «Ben buna karşı (bu risâlet vazifesini ifâ etmeme mukaabil) sizden hiç bir ücret istemiyorum. O (Kur'an), âlemler için öğüdden başka bir şey değildir». |
Hasan Basri Çantay | İşte onlar (o peygamberler), Allah’ın hidâyete erdirdiği kimselerdir; (Habîbim, yâ Muhammed!) Artık (sen de) onların hidâyetine tâbi' ol! De ki: '(Ben) ona (Kur’ân’a) karşı sizden bir ücret istemiyorum! O, ancak âlemler (ve bütün asırlar) için bir nasîhattir.' |
Hayrat Neşriyat | İşte bunlar; Allah'ın hidayet ettikleridir. Öyleyse sen de onların hidayetine uy. De ki: Ben bunlara karşı sizden hiçbir ücret istemem. Bu, ancak alemler için bir öğüttür. |
İbni Kesir | İşte onlar Allah'ın kendilerine doğru yolu gösterdiği kimselerdir. Sende onların doğru yoluna uy. Elçilik yaptığın insanlara deki "Size verdiğim mesajlara karşılık, sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim size getirdiğim, tüm zamanlar (her çağda yaşayan insanlar) için bir öğüttür." |
İlyas Yorulmaz | İşte bunlar, Allah'ın, hidayetiyle hidayete eriştirdikleridir; öyleyse sen de onların hidayetlerine uy. De ki: “Ben bunun için sizden bir ücret istemiyorum. O (Kur'an), âlemlere bir hatırlatmadan başkası değildir.” |
İnsan Dergisi | İşte bunlar, Allah'ın yol gösterdiği Peygamberlerdir, o hâlde ey hakikat yolunun yolcusu, sen de onların izlediği yolu izle! Kur'an'ı tebliğ ettiğin kimselere de ki: "Ben sizden, bunun karşılığında herhangi bir ücret beklemiyorum! Bu çağrı, hiçbir dünyevî menfaat beklenmeden tüm insanlığa sunulmuş bir öğütten başka bir şey değildir." Bu elçilerin izinden gittiğini öne süren bazı Yahudiler müminlere karşı düşmanlıkta o denli ileri gittiler ki, Kur'an'ı reddedelim derken, bütün kitap ve elçileri inkâr ediverdiler: |
Kadri Çelik | Allahın doğru yola ulaştırdığı insanlara. Öyleyse onların rehberliğine uy (ve) de ki: "Sizden bu (hakikat bilgisi) için hiçbir karşılık istemiyorum. Unutmayın ki o bütün insanlığa bir öğütten ibarettir!" |
Mahmut Kısa | Onlar, Allah'ın doğru yola sevkettiği kimselerdir, sen de onların yoluna uy. De ki: Ben, yaptığıma karşılık sizden bir ücret istemiyorum, bu, ancak âlemlere bir öğüt. |
Muhammed Esed | işte şu Allah'ın doğru yolu gösterdiği insanları... O halde sen de onların rehberliğine uy! (Ve) de ki: "Sizden bunun için bir karşılık beklemiyorum. Unutmayın ki o, bütün insanlığa bir öğütten ibarettir! |
Mustafa İslamoğlu | İşte onlar, Allah Teâlâ'nın hidâyet ettiği zâtlardır. Sen de onların bu tarik-i hidayetini takip et. De ki: «Sizden bunun üzerine bir ücret istemem, o âlemler için bir mev'izeden başka değildir.» |
Ömer Nasuhi Bilmen | O peygamberler Allah'ın hidayet ettiği kimselerdir. O halde sen de onların gittiği doğru yolu tutup onlara uy, o yoldan yürü. De ki: “Ben buna karşılık sizden hiçbir ücret istemiyorum. ” Bu, âlemler için ancak bir öğüttür. |
Ömer Öngüt | Onlar, Allah’ın hidayet ettiği kimselerdir. Bu nedenle sen de onların yoluna tabi ol ve “Ben, sizden bir ücret istemiyorum” de, “bu sadece, toplumlar için bir uyarı/öğüttür." |
Şaban Piriş | Işte bunlar, Allah’ın hidayet (vahy)ettiği kimselerdir. Sen onların doğru yoluna uy. De ki: “Buna karşılık sizden hiçbir ücret istemiyorum. Bu, yalnızca âlemler için bir öğüttür.” |
Sadık Türkmen | İşte onlar Allah'ın doğru yola ilettiği kimselerdir. Sen de onların yolunu izle ve de ki; «Ben bu Kur'an'a karşılık sizden hiçbir ücret istemiyorum, o bütün alemlere yönelik bir hatırlatmadan başka bir şey değildir.» |
Seyyid Kutub | İşte onlar Allah’ın hidâyet verdiği kimselerdir. Sen de onların yolundan yürü ve de ki: "Ben risaleti tebliğden dolayı sizden bir ücret beklemiyorum. O, bütün milletler için bir öğütten, irşaddan ibarettir." |
Suat Yıldırım | İşte onlar, Allâh'ın hidâyet ettiği kimselerdir. Onların yoluna uy ve de ki: "Ben ona karşılık sizden bir ücret istemiyorum. O, sadece âlemlere bir öğüttür." |
Süleyman Ateş | İşte Allah'ın hidayet verdikleri bunlardır; öyleyse sen de onların bu hidayetlerine uy. De ki: «Ben bunun için sizden bir ücret istemiyorum. O (Kur'an), alemlere bir 'öğüt ve hatırlatmadan' başkası değildir.» |
Süleymaniye Vakfı | Allah'ın kendilerine rehber (kitap) verdiği kimseler onlardır; sen de onların rehberine (kitaplarına) uy[*]. De ki "Ben yaptığım bu iş için sizden bir karşılık beklemiyorum. O, herkes için sadece bir öğüt ve doğru bilgidir, o kadar!" |
Tefhim-ul Kuran | Onlar, Allah'ın hidayet verdiği kimselerdir; sen de onların yolundan yürü. De ki: Tebliğime karşılık sizden bir ücret istemiyorum. Bu Kur'ân, bütün çağlara ve bütün milletlere bir öğüttür. |
Ümit Şimşek | İşte böyleleri, Allah'ın yol gösterdiği kimselerdir. Sen de onların yolunu izle ve şöyle söyle: "Ben şu yaptığıma karşılık sizden bir ücret istemiyorum. O sadece âlemlere bir öğüttür." |
Yaşar Nuri Öztürk | İşte Allah'ın hidayet verdikleri bunlardır, sen de onların bu hidayetlerine uy. De ki "Ben bunun için sizden bir ücret istemiyorum. O (Kur'an) alemler için öğüt ve hatırlatmadır." |
Sureler
Sayfa 128
Mushaf
Mushaf
En'âm Suresi
İlgili Sure
İlgili Sure
En'âm Suresi 89. Ayet
Önceki
Önceki
En'âm Suresi 91. Ayet
Sonraki
Sonraki