En'âm Suresi 105. Ayet

Hata! Lütfen tarayıcınızın ayarlarını kontrol edip daha sonra tekrar deneyin.

En'’âm Suresi 165 ayettir. Nüzulü Medine'de olup 55. sure olarak inmiştir.
Kur'an-ı Kerim'de 128 sayfa numarasında yer almaktadır.
وَكَذٰلِكَ نُصَرِّفُ الْاٰيَاتِ وَلِيَقُولُوا دَرَسْتَ وَلِنُبَيِّنَهُ لِقَوْمٍ يَعْلَمُونَ
Sureler
Mushaf
Sayfa 128
İlgili Sure
En'âm Suresi
Ayetler
İsim Meal
Abdulbaki Gölpınarlı Böylece biz mesajlarımızı, çok yönlü olarak dile getiriyoruz ki, gerçeklere karşı körlük edenler: “Sen okumuş, öğrenim yapmış, ders yapmışsın” desinler. Böylece o Kur'ân'ı, kavrama yeteneğine sahip olan bir topluma açıklamış oluyoruz.
Abdullah Parlıyan Böylece biz âyetleri geniş geniş açıklıyoruz ki, "Sen ders almışsın" desinler de biz de anlayan toplum için Kur'an'ı iyice açıklayalım.
Adem Uğur İşte biz, işaretleri çeşitli şekillerde evirip çevirip açıklıyoruz. "Sen gerekeni öğrenmişsin" desinler ve bilen bir toplum için de, onu iyice açıklayalım diye.
Ahmed Hulusi İşte böylece vaatlerimizle ve tehditlerimizle ilgili âyetleri onlara delil olarak ileri sürmen ve ibret almaları için: 'Sen bunları başkalarından öğrendin' diyememeleri, iddialarına son vermeleri için, ilimde ilerlemeye devam eden bilgi toplumlarına Kur’ân’ı iyice ayrıntılı hale getirelim diye çok yönlü açıklıyoruz.
Ahmet Tekin İşte böylece ayetleri etraflıca açıklıyoruz ki, onlar 'sen ders almışsın' desinler ve biz de bilen bir topluluğa bunu açıkça bildirmiş olalım.
Ahmet Varol İşte biz, ayetleri çeşitli biçimlerde böyle açıklıyoruz. Öyle ki sana: "Sen ders almışsın" desinler ve biz de bilebilen bir topluluğa onu açıkça göstermiş olalım.
Ali Bulaç İşte biz, âyetleri beyan eder ve halden hale çeviririz ki, Mekke’liler: “- Sen ders görmüşsün, çok okumuşsun” desinler (küfürde ısrar etsinler). Biz, Kur’an’ı, anlayanlara beyan eder ve açıklarız.
Ali Fikri Yavuz Gerçeğin delillerini (Kur’ân’ın âyetleri olarak) bütün yönleriyle ve farklı farklı açılardan işte böyle serdediyoruz. (İnkârcılar,) “Sen bunları bir başkasından ders almış, bize anlatıyorsun!” diyeceklerdir. Ama Biz diliyoruz ki, ilimle alâkası bulunan ve öğrenmek niyetiyle araştıranlar için gerçeği Kur’ân’da apaçık ortaya koyalım.
Ali Ünal Böylece biz âyetleri derinlemesine açıklıyoruz ki, “Sen ders almışsın” demesinler; onu kavrayan topluma izah ediyoruz.
Bayraktar Bayraklı Sana, «Sen okumussun» derler; oysa Biz, ogrenecek kimselere ayetleri boylece turlu turlu aciklamaktayiz.
Bekir Sadak İşte biz böylece âyetleri çeşit çeşit açıklayıp şekilden şekile çeviririz. O kadar ki, «sen okumuş öğrenim yapmışsın» derler; biz de Onu (Ku'ân'ı) bilip anlayabilen bir millete açıklayalım (diye çeşitli açıklamalar yapıyoruz).
Celal Yıldırım Onlar sana: “Sen iyi ders almışsın” desinler diye ve bir de bilen bir toplum için o (Kur'an')ı açıklayalım diye ayetleri değişik biçimlerde işte böylece açıklıyoruz.
Cemal Külünkoğlu Onlar, “Sen iyi ders almışsın” desinler diye ve bir de bilen bir toplum için onu (Kur’an’ı) açıklayalım diye âyetleri değişik biçimlerde işte böylece açıklıyoruz.
Diyanet İşleri Sana, 'Sen okumuşsun' derler; oysa Biz, öğrenecek kimselere ayetleri böylece türlü türlü açıklamaktayız.
Diyanet İşleri ( Eski ) Böylece biz âyetleri geniş geniş açıklıyoruz ki, «Sen ders almışsın» desinler de biz de anlayan toplum için Kur'an'ı iyice açıklayalım.
Diyanet Vakfı 'Sen ders almışsın,' demeleri için ve bilen bir topluma açıklamak için ayetleri böyle sergiliyoruz.
Edip Yüksel İşte böylece âyetleri türlü türlü çevirip açıklıyoruz ki, onlar sana: «Sen bunları bir yerlerden okuyup öğrenmişsin» desinler ve bilen bir toplum için de onu iyice beyan edelim.
Elmalılı ( Sade ) İşte ayetleri böyle çeşitli şekillerde sunuyoruz ki, o körlük edenler sana: «Bunları bir yerlerden okuyup öğrenmişsin.» desinler, hem de onu bilen bir toplum için iyice açıklayalım.
Elmalılı ( Sade - 2 ) yine âyetleri böyle şekilden şekle koyuyoruz ki hem o körlük edenler sana ders almışsın desinler, hem onu ilmi şânından olanlar için tebyîn edelim
Elmalılı Hamdi Yazır İşte biz ayetleri çeşitli biçimlerde böyle açıklıyoruz. Öyle ki sana: "Sen ders almışsın" desinler ve biz de bilebilen bir topluluğa onu açıkça göstermiş olalım.
Gültekin Onan İşte biz ayetleri böylece çeşitli biçimlerde açıklıyoruz ki onlar: “Sen okumuşsun” desinler ve biz de bilen bir topluluğa onu apaçık gösterelim.
Harun Yıldırım İşte biz âyetleri böylece türlü türlü beyan ederiz. Tâki onlar: «Sen okumuşsun» desinler ve biz onu (Kur'ânı) bilecek zümrelere besbelli edelim.
Hasan Basri Çantay İşte (ey Resûlüm!) Âyetleri böyle açıklıyoruz ki (ibret alsınlar), hem (o kâfirler): 'Sen ders almışsın!' desinler, hem de (hikmetlerini) bilecek bir kavim için onu (o Kur’ân’ı)açıklayalım.
Hayrat Neşriyat İşte Biz, ayetleri sana böylece türlü türlü açıklarız. Ta ki onlar; sen okumuşsun, desinler ve Biz onu bilen bir kavme besbelli edelim.
İbni Kesir Ayetleri bu şekilde anlatıyoruz ki, onlar "Dersini iyi almışsın" demeleri ve bilen bir topluma daha açık anlatmak için.
İlyas Yorulmaz İşte biz, ayetleri (bir takım sebeplerden ötürü) böylesine çeşitli biçimlerde açıklamaktayız. Ayrıca (çeşitli biçimlerde açıklıyoruz ki) onlar sana, “Sen ders almışsın” demesinler ve biz de bilebilen bir topluluğa onu açıkça beyan etmiş olalım.
İnsan Dergisi İşte biz, ayetlerimizi böyle farklı açılardan ve zengin örneklerle tekrar tekrar dile getiriyoruz ki, bilinçli bir toplum için onu güzelce açıklayalım. Fakat ey Muhammed! İnkâra şartlanmış olanlar senin hayatını çok yakından tanıdıkları ve doğruluğundan asla şüphe duymadıkları hâlde, kibir ve inatlarından dolayı, "Senin bu muhteşem ayetleri uydurmana imkân yok. Çünkü bu sözlerde insanı aşan bambaşka bir güzellik var. Onun için sen bunları, son derece bilgili ve hikmet sahibi birinden öğrenmiş olmalısın! Bu da olsa olsa, Yahudilik ve Hristiyanlık hakkında bilgisi olan kölelerimizden birisidir. Nitekim Muhammed'in, zaman zaman bu kölelerle konuştuğunu görüyoruz." diyeceklerdir. Oysa onlar da gayet iyi biliyorlardı ki, Ehli Kitabın dine karıştırdıkları hurafeleri ayıklayarak hak dini yeniden ve tüm berraklığıyla ortaya koyan, insan ve evren hakkında en doğru bilgileri veren, erişilmez ifade güzelliğiyle insan ruhunu büyüleyip derinden etkileyen, hikmetli öğütleriyle insanı mükemmel ahlâk ve olgunluk seviyesine ulaştıran, geçmiş ve gelecek hakkında beşer takatinin çok üzerinde gaybî haberler veren, ilmî ve edebî üstünlüğüyle en usta şairleri, filozofları acze düşüren böyle bir kitabı, Allah'tan başka hiçbir güç meydana getirmiş olamazdı. O hâlde:
Kadri Çelik Böylece Biz mesajlarımızı çok yönlü olarak dile getiriyoruz ki "Sen (bütün bunlardan) iyi ders almışsın!" diyebilsinler ve mesajları, onları kavrama yeteneğine sahip insanlara açıklayabilelim.
Mahmut Kısa Sen bunu öğrenmişsin dememeleri için delilleri çeşit-çeşit bildirmede ve bilen topluluğa apaçık anlatmadayız.
Muhammed Esed İşte böylece Biz, mesajlarımızı çok boyutlu olarak dile getiriyoruz ki "Sen dersini almışsın!" desinler; dahası öğrenmeye gönüllü bir topluluğa onu açıklayabilelim.
Mustafa İslamoğlu Ve işte Biz âyetleri böyle türlü türlü beyan ederiz. Tâ ki onlar, «Sen ders almışsın,» desinler. Ve Biz onu bilir olan bir kavim için açıkça beyan edelim.
Ömer Nasuhi Bilmen İşte biz âyetleri böylece türlü türlü açıklıyoruz. Tâ ki onlar sana: “Sen ders almışsın!” desinler ve biz onu anlayan bir topluluk için apaçık gösterelim.
Ömer Öngüt İşte “sen ders almışsın" desinler diye ve bilen bir topluma da iyice açıklayalım diye ayetleri ayrıntılı olarak ortaya koyuyoruz.
Şaban Piriş Işte böylece; ayetleri çevire çevire açıklıyoruz. Sana (onlara ayetleri okurken): “Sen bunların dersini almışsın” diyorlar. Oysa Biz öğrenmek isteyen bir toplum için, herkesin anlayacağı şekilde ayrıntılı olarak açıklıyoruz!
Sadık Türkmen Kimileri sana «Sen bir yerden ders almışsın» desinler ve bilenlere de iyice anlatalım diye ayetlerimizi çeşitli açılardan açıklıyoruz.
Seyyid Kutub İşte Biz, âyetleri iyice anlayıp kavramaları için farklı üslûplarla, türlü türlü beyan ederiz. Biliyoruz ki onlar neticede "Sen ders almışsın!" diyeceklerdir.Âyetleri böyle türlü türlü açıklamamız, bilmek isteyen kimselere, Kur’ân’ı iyice beyan etmek içindir.
Suat Yıldırım İşte böylece âyetleri döne döne açıklıyoruz ki (onlar sana): "Sen ders almışsın (bunları bir yerden okumuş, öğrenmişsin)" desinler ve bilen bir toplum için de onu iyice açıklayalım.
Süleyman Ateş İşte biz, ayetleri çeşitli biçimlerde böyle açıklamaktayız. Öyle ki onlar sana: «Sen ders almışsın» desinler ve biz de bilebilen bir topluluğa onu açıkça göstermiş olalım.
Süleymaniye Vakfı İşte âyetlerimizi böyle evire çevire anlatırız ki birileri: "Sen bir yerden öğrenmişsin" desin, biz de onu bilen bir topluluğa açıklamış olalım.
Tefhim-ul Kuran Âyetleri Biz böyle çeşitli şekillerde anlatırız-tâ ki onlar 'Sen bunu bir yerden ders almışsın' desinler, Biz de bilen bir topluluğa onu iyice açıklamış olalım.
Ümit Şimşek Ayetleri bu şekilde, çeşitli başlıklarla veriyoruz ki, "Sen ders aldın!" desinler, biz de ilimden nasiplenen bir toplum için onu iyice açıklayalım.
Yaşar Nuri Öztürk İşte Biz ayetleri çeşitli biçimlerde böyle açıklıyoruz. Onlar sana "Sen (bir beşerden) okuyup-ders almışsın" deseler de Biz bilen bir topluluğa (böyle olmadığını) onu beyan etmiş (açıklamış) olalım.

Sureler
Sayfa 128
Mushaf
En'âm Suresi
İlgili Sure
Ayetler