A'râf Suresi 42. Ayet
Hata! Lütfen tarayıcınızın ayarlarını kontrol edip daha sonra tekrar deneyin.
A'râf Suresi 206 ayettir. Nüzulü Mekke'de olup 39. sure olarak inmiştir.
Kur'an-ı Kerim'de 151 sayfa numarasında yer almaktadır.
وَالَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ لَا نُكَلِّفُ نَفْساً اِلَّا وُسْعَهَاۘ اُو۬لٰٓئِكَ اَصْحَابُ الْجَنَّةِۚ هُمْ ف۪يهَا خَالِدُونَ
Sureler
Mushaf
Sayfa 151
Sayfa 151
İlgili Sure
A'râf Suresi
A'râf Suresi
Önceki
A'râf Suresi 41. Ayet
A'râf Suresi 41. Ayet
Sonraki
A'râf Suresi 43. Ayet
A'râf Suresi 43. Ayet
İsim | Meal |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı | Ama iman edip, doğru ve yararlı işler yapan kimseler ki, şüphesiz biz kimseye taşıyabileceği yükten fazlasını yüklemeyiz. İşte ebediyyen kalmak üzere cennete girecek olanlar bunlardır. |
Abdullah Parlıyan | İnanıp da iyi işler yapanlara gelince -ki hiç kimseye gücünün üstünde bir vazife yüklemeyiz- işte onlar, cennet ehlidir. Orada onlar ebedî kalacaklar. |
Adem Uğur | İman edip imanının gereği fiiller ortaya koyanlara gelince. . . Ki biz, hiçbir nefsi, kapasitesinin üstündeki ile mükellef kılmayız; işte onlar cennet ehlidirler. . . Onlar orada ebedî kalıcılardır. |
Ahmed Hulusi | İman ederek, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçirenler, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşmasını sağlayanlar, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olanlar, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işleyenler, -ki biz hiç kimseyi gücünün yetmeyeceği hükümlerle mükellef tutmayız- işte onlar cennet ehlidir. Ve orada ebedî yaşayacaklar. |
Ahmet Tekin | İman edip iyi işler işleyenler ise -ki biz hiçbir canı yapabileceğinden fazlasıyla yükümlü tutmayız- işte onlar cennete girecek olanlardır. Onlar orada sürekli kalacaklardır. |
Ahmet Varol | İman edenler ve salih amellerde bulunanlar -ki biz hiç kimseye güç yetireceğinden fazlasını yüklemeyiz- onlar da cennetin ashabı (halkı)dırlar. Onda sonsuz olarak kalacaklardır. |
Ali Bulaç | İman edip salih amel işleyenler (var ya) - ki biz herkese ancak gücünün yettiğini teklif ederiz- işte onlar, cennetliktirler, onlar orada ebedî olarak kalıcıdırlar. |
Ali Fikri Yavuz | İman edip, imanlarının gerektirdiği istikamette doğru, yerinde, sağlam ve ıslaha yönelik işler yapanlar ise –ki Biz, hiç kimseye kapasitesinin üzerinde bir sorumluluk yüklemeyiz– onlar Cennet’in yârânı ve yoldaşlarıdırlar; orada sonsuzca kalacaklardır. |
Ali Ünal | Hiç kimseye gücünün üstünde bir şey yapmasını önermediğimiz halde inanıp iyi işler yapanlar cennetliktirler, onlar orada süreli kalacaklardır. |
Bayraktar Bayraklı | Inanan ve yararli is isleyenler ki kisiye ancak gucunun yetecegi kadar yukleriz iste cennetlikler onlardir, orada temelli kalacaklardir. |
Bekir Sadak | Onlar ki imân edip güzel-yararlı amellerde bulunurlar —ki biz her kişiye ancak güç getirebileceğini yükleriz— işte onlardır Cennet yaranları ve onlardır orada ebedî kalıcılar! |
Celal Yıldırım | İman edip doğru ve yararlı işler yapanlara gelince ki -biz, hiç kimseye gücünün yeteceğinden başkasını yüklemeyiz- işte onlar, cennetliklerdir. Onlar orada temelli kalacaklardır. |
Cemal Külünkoğlu | İman edip salih ameller işleyenlere gelince -ki biz kişiye ancak gücünün yettiğini yükleriz- işte onlar cennetliklerdir. Onlar orada ebedî kalıcıdırlar. |
Diyanet İşleri | İnanan ve yararlı iş işleyenler ki kişiye ancak gücünün yeteceği kadar yükleriz işte cennetlikler onlardır, orada temelli kalacaklardır. |
Diyanet İşleri ( Eski ) | İnanıp da iyi işler yapanlara gelince -ki hiç kimseye gücünün üstünde bir vazife yüklemeyiz- işte onlar, cennet ehlidir. Orada onlar ebedî kalacaklar. |
Diyanet Vakfı | İnanıp erdemli bir hayat sürenlere gelince, biz hiç kimseye kapasitesinin üstünde sorumluluk yüklemeyiz; onlar cennet halkıdır. Onlar orada ebedi kalıcıdırlar. |
Edip Yüksel | İman edenler ve iyi amellerde bulunanlar -ki biz hiç kimseye gücünün üstünde bir şey teklif etmeyiz işte onlar cennet ehlidir ve orada ebedî olarak kalacaklardır. |
Elmalılı ( Sade ) | İman edip iyi işler yapan kimseler ise, -Biz kişiye gücünün üstünde birşey yüklemeyiz.- cennetin sakinleridirler ve orada sonsuza dek kalacaklardır. |
Elmalılı ( Sade - 2 ) | İyman edib iyi iyi işler yapan kimseler -ki bir nefse ancak vüs'ünü teklif ederiz- bunlar işte eshabı Cennettirler ve hep onda muhalleddirler |
Elmalılı Hamdi Yazır | İnanıp salih amellerde bulunanlar -ki biz hiç kimseye güç yetireceğinden fazlasını yüklemeyiz- onlar da cennetin ashabıdır. Onda sonsuz olarak kalacaklardır. |
Gültekin Onan | İman edip salih amel işleyenler var ya –ki bir nefse ancak gücünün yettiğini yükleriz işte onlar cennetliktirler; onlar orada daimi kalıcıdırlar. |
Harun Yıldırım | Îman edip de güzel amel (ve hareket) lerde bulunanlar (a gelince:) — ki biz hiç bir kimseye gücü yeteceğinden başkasını yüklemeyiz— onlar cennetin yaranıdırlar. Onlar orada ebedî kalıcıdırlar. |
Hasan Basri Çantay | Îmân edip sâlih ameller işleyenler, ki (biz) kimseyi gücünün yetmeyeceği (bir şey)ile mükellef tutmayız, işte onlar Cennet ehlidirler. Onlar orada ebedî olarak kalıcıdırlar. |
Hayrat Neşriyat | İman edip te salih ameller işleyenlere gelince; Biz, hiç kimseye gücünün yeteceğinden baikasını yüklemeyiz. İşte onlar, cennetliklerdir. Onlar orada temelli kalıcıdırlar. |
İbni Kesir | İman edip, doğru işler (salih amel) yapanlar ki, biz hiçbir nefse yapamayacağı şeyleri teklif etmeyiz. Onlar cennete girecek olanlar olup ve orada sürekli kalacaklardır. |
İlyas Yorulmaz | İman edip iyi amellerde bulunanlara gelince; biz hiç kimseye gücünün yeteceğinden fazla yük yüklemeyiz. İşte onlar cennet ehlidir. Orada onlar temelli kalıcılardır. |
İnsan Dergisi | İman eden ve bu imanın gereği olarak güzel işler yapanlara gelince —ki biz hiç kimseye gücünün yetmeyeceği sorumluluğu yüklemeyiz—onlar da cennet halkıdırlar ve sonsuza dek orada kalacaklardır. |
Kadri Çelik | Ama imana erişen, doğru ve yararlı işler yapan kimseler -(ki) şüphesiz, Biz kimseye taşıyabileceği yükten fazlasını yüklemeyiz- işte, ebediyyen kalmak üzere cennete girecek olan bunlardır; |
Mahmut Kısa | İnananlara ve iyi işlerde bulunanlara gelince; hiç kimseye takatinden aşırı bir teklifte bulunmayız, onlardır cennet ehli ve orada ebedî kalır onlar. |
Muhammed Esed | Fakat kim imana erer ve imanıyla uyumlu işler yaparsa -(ki) Biz hiç kimseye taşıyacağından fazlasını yüklemeyiz- işte, içinde ebedi kalmak üzere cennete girecek olan da bunlardır. |
Mustafa İslamoğlu | O kimseler ki imân ettiler ve iyi amellerde bulundular. Biz ise hiçbir nefsi, iktidarının fevkinde birşey ile mükellef kılmayız. İşte onlar cennet sahipleridir. Onlar orada ebedî kalıcılardır. |
Ömer Nasuhi Bilmen | İman edip de sâlih ameller işleyenlere gelince, -ki biz hiç kimseye gücünün üstünde bir şey yüklemeyiz- işte onlar cennet ehlidirler, onlar orada ebedî kalacaklardır. |
Ömer Öngüt | İman eden ve doğruları yapanlar ise -ki biz kimseye gücünün üstünde bir yük yüklemeyiz.- bunlar da cennetliklerdir. Onlar, orada ebedidirler. |
Şaban Piriş | Iman edenler ve faydalı bir işi en iyi şekilde (dürüstçe) yapanlar, ki gücünün yetmeyeceğini zaten hiçbir insana teklif etmeyiz onlar cennet arkadaşlarıdırlar. Orada sonsuz kalıcıdırlar. |
Sadık Türkmen | İman edip iyi ameller işleyenlere gelince biz hiç kimseye gücünün yeteceğinden fazla yük yüklemeyiz. Onlar orada ebedi olarak kalmak üzere cennetliktirler. |
Seyyid Kutub | İman edip makbul ve güzel işler yapanlar ise -ki hiç kimseye Biz gücünün yetmeyeceği yük yüklemeyiz- cennetlik olup, orada ebedî kalacaklardır. |
Suat Yıldırım | İnanıp iyi işler yapanlar, -ki hiç kimseye gücünün üstünde bir şey yüklemeyiz- İşte onlar cennet halkıdır, onlar orada ebedi kalacaklardır. |
Süleyman Ateş | İman edenler ve salih amellerde bulunanlar -ki biz hiç kimseye güç yetireceğinden fazlasını yüklemeyiz- onlar da cennetin ashabı (halkı) dırlar. Onda sonsuz olarak kalacaklardır. |
Süleymaniye Vakfı | İnanıp güvenen ve iyi işler yapanlara gelince ki biz kimseye gücünün üstünde bir yük yüklemeyiz; böyleleri cennet ahalisidir; onlar da orada ölümsüzdürler. |
Tefhim-ul Kuran | İman edip güzel işler yapanlara gelince: Biz kimseye gücünden fazla birşey yüklemeyiz. Onlar Cennet ehlidir; orada ebediyen kalacaklardır. |
Ümit Şimşek | İman edip hayra ve barışa yönelik işler yapanlar -ki biz, her benliğe ancak yaratılış kapasitesi ölçüsünde görev yükleriz- ise cennetin dostlarıdır. Sürekli kalacaklardır orada. |
Yaşar Nuri Öztürk | İman edenlere ve salih amellerde bulunanlara gelince -ki Biz hiç kimseye gücünün yeteceğinden başkasını-fazlasını yüklemeyiz- işte onlar da cennet ashabı-halkı olanlardır. Onlar orada ebedi olarak kalacaklardır. |
Sureler
Sayfa 151
Mushaf
Mushaf
A'râf Suresi
İlgili Sure
İlgili Sure
A'râf Suresi 41. Ayet
Önceki
Önceki
A'râf Suresi 43. Ayet
Sonraki
Sonraki